YASAM BOYU SPORU ETKILEYEN DIGER ETKENLER - PowerPoint PPT Presentation

1 / 28
About This Presentation
Title:

YASAM BOYU SPORU ETKILEYEN DIGER ETKENLER

Description:

Title: PowerPoint Presentation Last modified by: a2 Created Date: 1/1/1601 12:00:00 AM Document presentation format: Ekran G sterisi Other titles – PowerPoint PPT presentation

Number of Views:86
Avg rating:3.0/5.0
Slides: 29
Provided by: erdalzorb
Category:

less

Transcript and Presenter's Notes

Title: YASAM BOYU SPORU ETKILEYEN DIGER ETKENLER


1
YASAM BOYU SPORU ETKILEYEN DIGER ETKENLER
2
EKLEM RAHATSIZLIKLARI
  • Eklemler
  • Kemiklerin ucuca geldikleri birlesme yerlerine
    eklem adi verilir.
  • Kemiklerin eklemlere bakan yüzlerinde kikirdak
    adi verilen koruyucu bir tabaka bulunur.
  • Diz eklemi vücudumuzun en büyük eklemidir. Ve
    kikirdak tabakalari arasinda menüsküs adi verilen
    ilave bir koruyucu dokuya sahiptir.
  • Eklemin çevresinde bulunan zar tabakasina
    sinoviyal zar ve bu zarin içinde az miktarda
    bulunan siviya sinoviyal sivi denir.
  • Sinoviyal zarin en disinda kapsül adi verilen
    daha sert bir zar örtüsü vardir ki kemiklerin
    asiri hareketlerini engeller.
  • Kemiklerin eklem bölgelerindeki asiri
    hareketlerini önleyen bir baska yapi da, kapsülün
    hemen dis yaninda bulunan eklem baglaridir.
    Bunlara ligaman adi verilir.

3
Osteoartrit Nedir?
  • Eklem çevresinde agri ve sislige sebep olan,
    hareketlerde kisitlanma yaratan kronik romatizmal
    bir hastaliktir. Artrit tip dilinde eklem
    iltihabi demektir.
  • Eklemi hareket ettiren kaslarda zayiflama ve
    incelmeler olur. Hastalik daha da ilerlerse,
    kikirdak iyice incelir, kemik uçlari birbirine
    degmeye baslar, kemiklerde sürtünerek asinmaya
    bagli sekil degisiklikleri olusabilir, buna
    deformite adi verilir.
  • Osteoartritte en sik tutulan eklemler dizler,
    kalçalar, eller (basparmak ve parmaklarin uç
    eklemleri), omurga (boyun ve bel) ve ayak bas
    parmaklaridir.

4
Osteoartrit Kimlerde Görülür?
  • 30 yasin altinda 1, 40 yasin üzerinde 10, 60
    yasin üzerinde 50 ve 75 yasin üzerinde 95
    siklikta görülür.
  • Osteoartritin Bulgulari Nelerdir?
  • Osteoartritin bulgulari agri ve hassasiyet,
  • eklem tutuklugu, hareket kisitlanmasi, eklem
  • sisligi, eklemlerde krepitasyon adi verilen
    çitirti
  • sesi, instabilite yani eklemin asiri hareketli
    hale
  • gelmesi, eklem harabiyeti ve fonksiyonel
  • kisitlamadir.

5
Osteoartrit Tedavisinde Amaçlar
  • Osteoartrit tedavisinde amaçlarimiz sunlardir
  • Agriyi kontrol altina almak
  • Eklem fonksiyonunu korumak veya iyilestirmek
  • Kas kuvvetini korumak ve arttirmak
  • Sekil bozukluklarini önlemek
  • Günlük yasam aktivitelerinde bagimsizlik
    kazandirmak
  • Yasam kalitesini arttirmaktir.
  • Osteoartritte Tedavi
  • Osteoartrit tedavisi üç ana baslik altinda
    özetlenebilir
  • 1-Ilaç tedavisi
  • 2-Ilaç disi tedaviler
  • 3-Cerrahi tedavi.

6
Osteoartritte Ilaç Tedavisi
  • a-Agri kesiciler (analjezikler) Eklemde iltihabi
    bir durum yoksa sadece parasetamol ya da düsük
    doz kodein ile birlikte parasetamol yeterlidir.
    Eger osteoartrit yeni baslamissa veya
    sikayetleriniz hafif ise, bu gruptaki ilaçlari
    kullanmaniz önerilebilir.
  • b-Agri ve eklem iltihabina karsi kullanilan
    ilaçlar Antikoagunlar, aspirin, antihipertansif
    gibi pek çok ilaçla birlikte kullanimlarinda bu
    ilaçlarin, hele ileri yaslardaki hastalarda
    kullaniminda hekim kontrolü sarttir.
  • Ekleme lokal olarak sürülen analjezikler, steroid
    olmayan antiinflamatuvar krem, pomad ve jeller
    Bu grupta yer alan ilaçlarin yan etki açisindan
    güvenle kullanilmalari söz konusudur. Özellikle
    diz veya el eklemleri gibi yüzeye yakin
    eklemlerde, günde 4 kez uygulama önerilir.
  • Eklem kikirdagini koruyan ilaçlar Kondotin
    sülfat ve glikozamin sülfat gibi. Henüz ülkemizde
    üretimi bulunmayan ilaçlardir. 30-40 yildir
    osteoartrit tedavisinde bitkisel destekler adi
    altinda kullanilan, dis ülkelerde reçetesiz
    olarak satilan bu ilaçlara duyulan ilgi, son
    yillarda yapilan önemli çalismalar nedeniyle
    artmistir. Eklem içi hyaluronan ve kortikosteroid
    enjeksiyonlari Eklem içi uygulamalar özellikle
    son yillarda osteoartrit tedavisinde popülarite
    kazanmistir. Hyaluronan, sinoviyal sivida dogal
    olarak bulunan ve eklemin kayganligini saglayan
    bir maddedir.

7
Osteoartritte Ilaç Disi Tedaviler
  • Hastanin Egitimi
  • Fizik Tedavi
  • Zayiflama
  • Yardimci Cihazlar
  • Egzersiz Tedavisi
  • Kaplica Tedavisi

8
Kemik Dokusunda Degisme (Osteoporosiz)
  • Kemik yogunlugunda kadinlarda 30-35, erkeklerde
    50-55 yasindan sonra her yil 0,75 ile 0,1
    azalma görülür.
  • Mineral kaybi arttikça kemiklerin kirilma
    ihtimali de artar.
  • Normal fertlerde kemik kitlesi 30-35 yaslarina
    kadar artar ve bu yaslarda en üst degerlerine
    ulasir. Bu yastan sonra yillik 1 oraninda azalma
    gösterir.
  • Osteoporosiz, kemik kütlesinde olan kayiptir ve
    genellikle 50 yas üstündeki kadinlari etkiler.
  • Kadinlarda postmenapozal dönemde kemik kaybi 2-3
    oranina yükselir. Kayiplarin asiri olmasi sonucu
    osteoporoz gelisir.

9
Osteoartrit ve Osteoporosiz de Egzersiz Tedavisi
  • Osteoartritli hastalarda, özellikle tutulan eklem
    çevresindeki kas gruplarinda kas gücü azalir,
    günlük yasam aktivitelerinde kisitlanma görülür,
    kilo alinir ve siklikla hareket yetenegi bozulur.
  • Düzenli egzersiz uygulamasi ile agriyi azaltmak,
    kilo vermek ve osteoartrit ile osteoporosiz
    ilerlemesini yavaslatmak mümkündür .
  • Hastaligin erken devrelerinde, eklemlerde hasar
    olusmadan önce yogun ve kapsamli bir egzersiz
    programi ile eklemleri korumak ve hastaligi
    geciktirmek, hatta önlemek mümkündür.
  • Yapilan çalismalarda, kas kuvvetindeki zayifligin
    da osteoartrit için bir risk olusturdugu ortaya
    konmustur.

10
Sonuç olarak,
  • Sonuç olarak, dayaniklilik, esneklik ve kuvvet
    aktiviteleri yasli insanlarin bu alandaki
    kapasitelerini gelistirmek için egzersiz programi
    tavsiyeleri asagida sunulmustur.
  • Genç yaslilar ? 55 - 75 Vo2 max 6-7 METs
  • Yasli yaslilar ? gt 75 Vo2 max 2-3 METs
  • Atletik yaslilar ? gt 55 Vo2 max 9-10 METs
  • Görüldügü gibi atletik yaslilarin VO2 max miktari
    birçok
  • spor aktivitesi yapma imkani tanir ve bu miktar
    onlari
  • siradan genç ve spor yapmayan kisilerden farkli
    kilmaz.
  • Çünkü ortalama bir gencin VO2 maxi 6-7 METsdir.

11
SIGARA VE YASAM BOYU SAGLIK
  • Sigarayi Neden Içiyoruz ?
  • 1.Uyarilmak amaciyla içenler (uyarilmak,
  • canlilik kazanmak, dikkati ve
  • konsantrasyonu artirmak için).
  • 2.Psiko-sosyal nedenlerle içenler (kendine
  • güvenini artirmak, çevreyle kolay iliski
  • kurmak, olgun ve seçkin görünmek, karsi
  • cinse çekici görünmek için).
  • 3.Olumsuz etkileri azaltmak için içenler
  • (öfke, yilginlik ve stresin etkilerine karsi
  • koyabilmek, mutsuzluktan, endiseden ve
  • suçluluk duygusundan kurtulmak
  • amaciyla).
  • 4.Duygusal gerçeklerle içenler (tat ve
  • kokusundan hoslandigi için).
  • 5.Rahatlik ve gevsekligin uzantisi olarak içenler
    (dinlenme aninda, kendini iyi hissettiginde )
  • 6.Psiko motor egilimlerle içenler (yakmak, elinde
    tutmak için.)
  • 7.Zevk için içenler (bagimlilik olmadan, yalnizca
    zevk için, bir içkiyle dinlenirken )
  • 8.Bagimli hale geldikleri için içenler (nikotin
    bagimliliginin olumsuz etkilerini gidermek ve
    önlemek amaciyla ve dumanini içine çekerek).
  • 9.Otomatik olarak içenler (sartlandigi için,
    farkinda olmadan, bazen diger küllükte yanarken,
    ne zaman yaktigini bile hatirlamaksizin )

12
Sigarada Bulunan Zararli Maddeler
  • Sigaradaki zararli maddeleri ise 4 grupta
    toplayabiliriz
  • Nikotin
  • Kanser Yapici Maddeler
  • Tahris Edici Maddeler
  • Karbon monoksit

13
Sigara ve Kanser
  • Sigaranin Neden Oldugu Baslica Kanser Çesitleri
  • Akciger Kanseri,
  • Girtlak Kanseri,
  • Agiz Kanseri,
  • Özafagus (Yemek borusu) Kanseri,
  • Mesane Kanseri,
  • Pankreas Kanseri,

14
Sigara ve Sportif Performans
  • Bir sigara içildiginde alyuvarlarin l0u
    dejenere olur ve akcigere alinan havadaki oksijen
    miktari düserek performansin düsmesine,
  • laktik asidin kanda çabuk birikmesine yol açar,
    yorgunluk olusur.
  • Böyle bir ortamda sporcunun kalbi dokulara daha
    fazla kan atmak zorunda kalarak kan basincinin
    yükselmesine sebep olur ve sporcu stresli durumla
    karsi karsiya kalir.
  • Sigaranin diger bir etkisi ise solunum
    yollarindadir. Istirahattaki ve egzersizdeki
    alveoller ventilasyon kapasitesini azaltir,
  • vital ve total akciger kapasitesi azalir ve
    egzersiz esnasinda oksijen borcu olusur. Zamanla
    sigara içenlerde maksimal solunum kapasitesinde
    düsme olur

15
ALKOL VE YASAM BOYU SAGLIK
  • Alkol Nedir?
  • Bazi alkollü içecekler meyvelerden yapilirken,
    bazilari sebzelerin veya kaktüslerin, tahillarin
    fermantasyonu sonucu olusur.
  • Alkolün kandaki miktarina göre sarhoslugun
    derecesi belirlenir. 0.05e kadar alkolün beyin
    üzerine etkisi gevseme ve sakinlestirici hissi
    verir.
  • 0.05 ve 0.15 arasinda içici, harekette ve
    konusmada kontrolünü kaybetmeye baslayacaktir.
  • Alkol düzeyi 0.15 ve 0.20 arasina ulasinca
    sarhosluk olusur.
  • 0.30 ve 0.40 arasinda suur kaybi olusacak ve 0.50
    üzerinde ise ölüme sebebiyet verecektir

16
Alkolün Zararlari
  • Alkolün vücudumuzda meydana getirdigi tahribatlar
    çok çesitlidir
  • En çok beyne zarar verir ,
  • Midedeki ve bogazdaki dokularin tahris olmasina
    sebep verir ve yanma hissi olusur.
  • Az miktardaki alkol midede açlik hissi
    olusturacaktir. Uzun süreli fazla alkol alimi
    mide duvarinin tahrisine yani GASTRITe sebep
    olur.
  • Aç karnina alinan fazla miktarda alkol mide
    bulantisina ve kusmaya sebep olur.
  • Pituitary glandi etkileyerek onun salgisini
    azaltir. Bundan dolayi içici sik sik tuvalet
    ihtiyaci duyar.
  • Alkol karaciger metabolizmasinda önemli rol
    oynar. Sarhosluk sirasinda bazen siser ve
    etkilenir. Büyük miktarda alkol alindiginda
    karacigerde depolanan seker ve A vitamini kana
    geçer.
  • Kalp ve dolasim da alkolden etkilenir.
  • Orta miktarda alinan alkol kollardaki,
    bacaklardaki ve derideki damarlarin
    genislemesine, rahatlamasina sebep olur ve
    dolasim hizlanir. Ayni zamanda kalp atimi
    hizlanir, yanma hissi duyulur, vücut isisi düser
    ve kan basinci azalir.

17
  • Alkol tüketiminin görme ve duymaya da etkisi
    ardir .
  • Alkoliklerin en az l/4ü karaciger yetersizligi
    ile karsi karsiyadir. Bazi hastalarda alkolik
    hepatit (karaciger iltihabi) ortaya çikabilir.
  • En hafif vakalarda bile karacigerde toksik
    (zehirli) yag birikimi olur. Müzminlesmis alkol
    alimi karaciger sirozuna sebebiyet vermektedir.
  • Vitamin B12 ve Folik asit eksikligi nedeni ile
    alkoliklerde kansizlik bas gösterir.
  • Östrojen denilen ve kadinlarda erkeklerden daha
    yüksek yogunlukta bulunan bir hormonun yikimi
    karacigerde olur. Alkoliklerde karaciger
    harabiyeti sebebiyle kandaki konsantrasyon
    yükselir ve erkek alkoliklerde erkeklik
    yeteneklerinin azalmasina sebebiyet verir.
  • Alkol kalp kaslarina zehirli etki eder, kalp
    kaslari önce hacim genislemesine ugrar ve sonra
    kalp yetmezligi olusur. Alkoliklerde ruhi
    bozukluklara da rastlanir. Kronik alkolizmde zeka
    geriler. Ögrenme kapasitesi zayiflar ve hafiza
    kusurlari ortaya çikar.
  • Alkoliklerde ahlak duygusu da çok zayiflamistir.
    Alkolik, zalim ve bencil olurken, ailesine karsi
    vazifesini tamamiyla unutmustur.

18
(No Transcript)
19
Alkol Ve Yasam Boyu Spora Etkisi
  • Soguk bir ortamda, uzun süren egzersiz sirasinda
    alkol kullanimi vücudun isi düzenleme
    fonksiyonlarini bozabilir.
  • Akut olarak kuvvet, güç, lokal dayaniklilik,
    sürat ve kardiyovasküler dayanikliligi
    azaltabilir .
  • Kronik olarak yukarida meydana gelen
    bozukluklarin daha ileri seviyeleri sagligi
    bozacak sekilde ortaya çiktigi gibi karaciger,
    kalp, beyin ve kaslarda kalici hastaliklara ve
    sonu ölümle biten durumlar ortaya çikabilir.
  • Alkolün fiziksel uygunluga etkilerini asagidaki
    gibi siralamak mümkündür
  • Akut etki olarak reaksiyon zamani, göz-el
    koordinasyonu, denge, hareketin dogru yapilmasi
    ve çesitli psiko motor beceriler üzerinde
    geciktirici ve bozucu etkileri vardir.
  • Akut etki olarak enerji metabolizmasini, VO2
    degerini, kalp atim hizini, kalp hacmini, kasa
    gelen kan akimini, arteriyal venöz O2 farkini
    veya solunum degerleri gibi fiziksel performansin
    temel metabolik ve fizyolojik fonksiyonlarini
    genel olarak etkileyecektir.

20
STRES VE SAGLIK
  • Stres baski yaratan durum ve sartlara bireysel ve
    kisisel bir tepkidir.
  • Stres bir dis baski degil belirli uyari veya
    stres kaynagina psikolojik bir tepkidir.
  • Strese karsi vücudun reaksiyonlari vücudu ayakta
    tutan, savasma veya kaçma cevabi olarak bilinen
    ve otomatik olarak gerçeklesen eylemlerdir.
  • Bu tehlike esnasinda vücutta kalp atislarinin
    hizlanmasi, gözbebeklerinin büyümesi, kandaki
    seker miktarinin artmasi gibi bir takim
    degisikler olmaktadir. Tehlike geçtikten sonra bu
    tepkiler normale dönmektedir .

21
(No Transcript)
22
stresin 4 temel çesidi
  • stres

Asiri Hiper stres
Iyi
Kötü
Az Hipostres
23
Stresi Yaratan Nedenler
  • 1. Dis Sebepler
  • a)Psikolojik dis sebepler
  • b)Fizyolojik dis sebepler,
  • 2. Bireysel Sebepler
  • a)Fizyolojik
  • b)Psikolojik
  • c)Anatomik sebeplerdir

24
Stresin Yol Açtigi Rahatsizliklar
  • Çok doyurucu olmasa dahi, stresin yol açtigi
    saglik sorunlarini fizyolojik zihinsel ve
    duygusal sorunlar olarak üç grup altinda toplamak
    mümkündür .
  • Fizyolojik olarak kardiyovasküler hastaliklari,
    seker hastaligi ve hipertansiyon ile stres
    arasinda iliski oldugu ileri sürülmüstür.

25
Stresin Evreleri
  • Stres tehlike, direnç, çöküntü adini alan ve
    birbirini izleyen 3 ayri evreyi içerir.
  • Tehlike evresinde, kaygi düzeyinin yükselmesine
    bagli olarak endise, karamsarlik, öfke, korku,
    sinirlilik, tedirginlik artar.
  • Direnç evresinde, bedensel ve ruhsal olarak
    zararli etkene direnilir. Bu amaçla organizmada
    yeni bir dengelesim düzeyi olusur.
  • Direnç evresinden sonra gelen çöküntü evresinde,
    bir önceki evrede ortaya çikan hastaliklara
    bagli, geri dönüsü olmayan organik bozukluklar
    baslar.

26
  • C) Fizyolojik Tepkiler
  • Kalp vurum sayisinin artmasi, basta merkezi sinir
    sistemi olmak üzere bütün organlara ve sistemlere
    daha çok kan gitmesini, oksijen tasinmasini
    saglar.
  • Kan basincinin yükselmesi ve solunum sayisinin
    artmasi.
  • Adale sisteminde gerginlik, kas geriliminin
    artmasi, kramp ve agrilarin olusmasi
  • Göz bebeklerinde büyüme.
  • Depolanmis seker ve yagin kana geçmesi ve kan
    sekerinde degisikligin olusmasi.
  • Kani pihtilastiran mekanizmalarin islevlik
    kazanmasi.
  • Agizda ve bogazda kuruluk.
  • Bitkinlik, istahsizlik ve zayiflama.
  • Bas agrisi, bas dönmesi ve uykusuzluk.
  • Mide, bagirsak ve sindirim bozuklugu, ishal,
    kusma.
  • Eklem agrilari, belde ve sirtta gerginlik.
  • Dengesizlik.
  • A) Duygusal Tepkiler
  • Sikinti, huzursuzluk
  • Gerginlik
  • Karamsarlik
  • Umutsuzluk
  • Kaygi düzeyinin yükselmesine bagli olarak endise,
    öfke, tedirginlik.
  • B) Zihinsel Tepkiler
  • Suur bulantisi
  • Hafiza kusurlari
  • Dikkat ve anlama
  • Konsantrasyon bozuklugu

27
Vücudumuzun Strese Karsi Koymasi
  • Tehlike sezildiginde oldugu gibi, uyarinin yogun
    oldugu durumlarda da vücudumuzda bir dövüs veya
    kaç tepkisi olusur.
  • stresli durumda hipotalamus dan kortitotropin
    hormonunun salgilanmasinda bir artis olur ve bu
    plazmadaki kortitotropinin miktarini artirir ve
    hipofizin ön kismindan salgilanan
    adrenokortikotropik hormonunu salgilamasi artar,
  • bununla beraber adrenal kortexden salgilanan
    kortizol hormonunun salgilanmasi artar ve derhal
    nabiz hizlanir, kaslarimiz gerilir ve
    tansiyonumuz yükselir. Vücudumuz dövüsmeye ve
    kosmaya hazirlanir .
  • Stres sirasinda aldesteron, vasopresin, glikojen
    büyüme ve prolaktin hormon salgisi artarken
    insülin salgilanmasi azalir. Acil durumda genis
    kaslarimizin daha fazla kana ihtiyaci vardir. Bu
    nedenle kalbimiz daha hizli atar ve aniden
    tansiyonumuz yükselir.

28
Egzersizin Strese Etkisi
  • Egzersiz ile tedavi son yirmi yil içinde, yaygin
    bir sekilde kullanilmaya baslanmistir.
  • Egzersiz, stres etkisi ile kana geçen hormon
    fazlaliklarinin tüketimini saglarken, tüm hayati
    organlarin gücünü artirmakta, kandaki yag ve
    seker seviyelerinin normal düzeylerde kalmasini
    desteklemektedir.
  • Haftada 3-5 antrenman yapan kisilerde, strese
    karsi büyük bir direnç olustugu gibi,
    antrenmanlar sonrasinda tam bir gevseme ve ruhsal
    dinlenme oldugu gözlenmistir.
Write a Comment
User Comments (0)
About PowerShow.com