l6 ys2

1
Level 6
2
ready
hazir
3
Yemek yemek için hazirim.
4
I am ready to eat.
Level 6
Yemek yemek için hazirim.
5
to sign
imzalamak
6
contract
kontrat
7
Kontrati imzalamak için hazir misin?
8
Are you ready to sign the contract?
Kontrati imzalamak için hazir misin?
9
colleague
meslektas
10
Meslektasim yeni bir projeye baslamak için hazir
degil.
11
My colleague is not ready to start a new
project.
Meslektasim yeni bir projeye baslamak için hazir
degil.
12
to complete
tamamlamak
13
yet
henüz
14
Yeni birine baslamayi bir yana birak, o(bay)
henüz eski projeyi tamamlamamis.
15
He hasnt completed the old project yet, let
alone starting a new one.
Yeni birine baslamayi bir yana birak, o(bay)
henüz eski projeyi tamamlamamis.
16
Be ready!
Hazir ol!
17
to discuss
tartismak
18
lesson
ders
19
Derste kitabi tartismak için hazir ol!
20
Be ready to discuss the book in the lesson!
Derste kitabi tartismak için hazir ol!
21
even
bile
22
Ögrenciler kitabi tartismak için hazir degiller.
(Onu) tartismayi bir yana birak, henüz
kitabi okumamislar bile.
23
The students are not ready to discuss the book.
They havent even read the book yet, let alone
discussing it.
Ögrenciler kitabi tartismak için hazir degiller.
(Onu) tartismayi bir yana birak, henüz
kitabi okumamislar bile.
24
anything
hiçbir sey
25
about
hakkinda, ile ilgili
26
(Onu) imzalamayi bir yana birak, o(bay) henüz
kontratla ilgili hiçbir sey okumamis bile.
27
He hasnt even read anything about the contract
yet, let alone signing it.
(Onu) imzalamayi bir yana birak, o(bay) henüz
kontratla ilgili hiçbir sey okumamis bile.
28
to be tested
test edilmek
29
already
çoktan
30
Ögrenciler test edilmeye hazirlar çünkü
derslerini çoktan çalistilar.
31
The students are ready to be tested because they
have already studied their lessons.
Ögrenciler test edilmeye hazirlar çünkü
derslerini çoktan çalistilar.
32
Bilgisayar test edilmeye hazir çünkü bilgisayar
mühendisi onu çoktan tamir etti.
33
The computer is ready to be tested because the
computer engineer has already fixed it.
Bilgisayar test edilmeye hazir çünkü bilgisayar
mühendisi onu çoktan tamir etti.
34
time
vakit
35
Bir kitap okumaya vaktim yok.
36
I dont have time to read a book.
Bir kitap okumaya vaktim yok.
37
as
çünkü
38
enough
yeterli
39
(Onu) tartismayi bir yana birak, henüz kitabi
okumadim bile çünkü yeterli vaktim yok.
40
I havent even read the book yet, let alone
discussing it as I dont have enough time.
(Onu) tartismayi bir yana birak, henüz kitabi
okumadim bile çünkü yeterli vaktim yok.