Pnomoniler - PowerPoint PPT Presentation

1 / 120
About This Presentation
Title:

Pnomoniler

Description:

Pnomoniler Prof.Dr.Numan Numano lu Bu s n flaman n temel nedeni, gruplar aras nda etken mikroorganizmalar, prognoz tedavi a s ndan farklar olmas d r TGP ... – PowerPoint PPT presentation

Number of Views:836
Avg rating:3.0/5.0
Slides: 121
Provided by: numannuma
Category:
Tags: pnomoniler

less

Transcript and Presenter's Notes

Title: Pnomoniler


1
Pnomoniler
  • Prof.Dr.Numan Numanoglu

2
Tanim Pnömoni akcigerlerin klinik ve radyolojik
konsolidasyon bulgulariyla karakterli
inflamasyonudur. Simik ve radyasyon gibi
infeksiyon disi nedenlere bagli ise pnomonitis
adi verilir.
3
Pnömonilerde hazirlayici faktörler
  • Solunum yollari mekanik savunma barajinin
    bozulmasi.
  • Obstrüktif pnömonitis.
  • Üst solunum yollarinda kronik süpürasyonlarin
    bulunmasi.
  • Akciger parankiminin ödemli olmasi.
  • Sik geçirilen viral infeksiyonlar.
  • Organizmanin spesifik ya da nonspesifik
    direncinin kirilmasi.

4
Anatomik lokalizasyona göre pnomoniler 3 gruba
ayrilirlar.
  • lober pnömoni
  • lobüler pnömoni
  • interstisyel pnömoni

5
Tedaviye yön vermede daha pratik sonuçlar veren
siniflandirma
  • Toplumda gelisen pnömoniler (TGP),
  • Hastanede gelisen pnömoniler (HGP),
  • Immünsüpresse hastalardaki pnömoniler seklinde
    olan siniflamadir.
  •  

6
  • Bu siniflamanin temel nedeni, gruplar arasinda
    etken mikroorganizmalar, prognoz tedavi açisindan
    farklar olmasidir

7
  • Saglik Bakanligi 2004 yili saglik istatistikleri
    gözden geçirildiginde, tüm hastane yatislarinin
    1.9unu pnömoni hastalarinin olusturdugu dikkati
    çekmektedir

8
TGP
  • TGP, bagisiklik yetmezligi bulunmayan toplum
    bireylerinde günlük yasam kosullari sirasinda
    ortaya çikan pnömoni olarak tanimlanir.

9
TGP
  • Amerika BirleSik Devletlerinde (ABD) yilda
    yaklasik 4 milyon kiside TGP olustugu ve bunlarin
    600.000 kadarinin hastanede tedavi gerektirdigi
    tahmin edilmektedir
  • Avrupada yillik insidans 0.51.1 olarak
    bildirilmektedir
  • Yasla birlikte insidans artmaktadir

10
TGP
  • TGP halen yüksek morbidite ve mortalite
    nedenidir
  • Pnömoni, Ingiltere ve ABDde ölüm nedenleri
    arasinda 6. sirayi enfeksiyonlara bagli ölümler
    arasinda ise 1. sirayi almaktadir

11
TGP
  • Ayakta tedavi edilen hastalarda mortalite 1-5
    iken, hastanede tedavi edilen olgularda ortalama
    mortalite 12ye, özellikle yogun bakim destegi
    gerektiren hastalarda ise 40a ulasmaktadir

12
  • Ülkemizde alt solunum yolu enfeksiyonlari, ölüm
    nedenleri arasinda 4.2 ile 5. sirada yer
    almaktadir

13
  • Saglik Bakanliginin 2004 yili istatistikleri
    incelendiginde, bir yillik dönemde hastanede
    gerçeklesen ölümlerin 1.8inin pnömonilere bagli
    olustugu ve yine tüm pnömonilerin 1.5 kadarinin
    fatal seyrettigi görülmektedir

14
KLINIK ÖZELLIKLER
  • Öksürük pnömonide sik bulgudur , hastalarin 80
    inde öksürük sikayeti vardir.
  • Ates, istahsizlik, titreme diger sik bulgulardir.
  • Pnömonili hastalarda 10- 30 oraninda
    nonspesifik semptomlar olabilir. Bunlar bas
    agrisi, bulanti, kusma, bogaz agrisi, myalji,
    artralji, karin agrisi ve diaredir.

15
KLINIK ÖZELLIKLER
  • Pnömonili hastalarin 40inda plöritik gögüs
    agrisi olur.
  • Yaslilarda ( gt65) mental konfüzyon ön planda
    olabilir.
  • Yaslilarda solunum sayisi artisida (gt20/dk)
    bulunabilir.
  • Fizik muayenede en sik raller ( 78), ronküsler(
    34) ve konsolidasyon bulgulari(29) bulunur.
  • Konsolidasyon bulgulari vibrasyon torasikte
    artis, perküsyonda matite, okültasyonda bronsial
    solunumdur.

16
(No Transcript)
17
Gram-negatif enterik bakteriler
  • Bakimevinde yasama
  • Eslik eden kardiyopulmoner hastalik
  • Birden fazla eslik eden hastalik
  • Yakin geçmiste antibiyotik kullanimi

18
Pseudomonas aeruginosa
  • Yapisal akciger hastaligi (bronsektazi, kistik
    fibroz, agir KOAH)
  • Kortikosteroid tedavisi (prednizon gt10 mg /gün)
  • Genis spektrumlu antibiyotik tedavisi (son bir
    ayda 7 günden daha uzun)
  • Malnütrisyon

19
Anaerop bakteriler
  • Periodontal hastalik, kötü agiz hijyeni
  • Aspirasyon kuskusu
  • IV madde bagimliligi
  • Tikayici brons patolojileri

20
Haemophilus influenzae
  • Sigara kullanimi öyküsü
  • KOAH

21
Staphylococcus aureus
  • Bakimevinde yasama
  • Yakin zamanda grip geçirmis olma
  • IV madde bagimliligi

22
Legionella pneumophila
  • Ileri yas, malignite, KOAH, kortikosteroid
    tedavisi
  • Sigara kullanimi öyküsü
  • Yakin zamanda konaklamali seyahat, otel, ofis
    ortaminda kalma
  • Ev su tesisatinda degisiklik

23
TANI
  • Uygun semptomlar ve fizik muayene bulgularinin
    varliginda ve -eger mümkünse- alinan akciger
  • radyogramlarinda infiltratlarin gözlenmesi
    tani için yeterlidir

24
Akciger Radyografisi
  • Semptom ve fizik muayene bulgulari ile pnömoni
    düsünülen hastada, mümkünse akciger radyogrami
    çekilmelidir.
  • Klinik kusku durumunda, arka-ön akciger
    radyogrami pnömoniyi desteklemiyorsa, kalp ve
    diyafragma arkasi alanlari degerlendirmek
    amaciyla sol yan grafi de istenmelidir.

25
Akciger Radyografisi
  • Akciger radyogramlari, hem tanida hem de
    pnömoniyi taklit eden diger patolojilerden
    ayirimda ve eslik eden patolojiler ve
    komplikasyonlarin (ampiyem, apse, vb)
    saptanmasinda yardimcidir.
  • Radyogram, hastaligin siddetini (multilober
    tutulum gibi) belirlemede de yararlidir.
  • Radyolojik görünümden hareketle kesin etyolojik
    taniya varmak mümkün degildir

26
Akciger Radyografisi
  • Pnömonili bir hastada akciger radyogrami,
    pnömoninin ilk 24 saatinde, dehidratasyon
    durumunda, Pneumocystis (carinii) jiroveci
    pnömonisinde (10-30 oraninda) ve ciddi nötropeni
    varliginda normal görünümde olabilir

27
  • Degistirici faktör tasimayan hastalarda eger
    tedaviye klinik yanit aliniyorsa, erken dönemde
    kontrol grafisine gerek yoktur çünkü radyolojik
    düzelme klinik iyilesmeye göre daha geç
    olmaktadir.
  • Klinik durumu düzelmeyen, hatta kötüye giden ya
    da tümör gibi eslik eden bir baska patolojiden
    kuskulanilan hastalarda birden fazla grafi
    kontrolü gerekebilecegi gibi, toraks bilgisayarli
    tomografisine (BT) de basvurulabilir.

28
(No Transcript)
29
(No Transcript)
30
(No Transcript)
31
Mikroskopik inceleme
  • Balgam veya alt solunum yolundan alinan diger
    örneklerin mikroskopik incelemesi tanida
    yardimcidir. Balgam örnegi bol su ile agiz
    temizligi ve gargara yapildiktan sonra
    alinmalidir. Elde edilen örnek bekletilmeden
    incelenmelidir. Incelenmeye elverisli bir örnek
    olabilmesi için, balgamin mikroskopisinde küçük
    büyütmeli objektifle (10x) görülen yassi epitel
    hücre sayisinin 10dan az olmasi gerekir.
    Polimorfonükleer lökosit (PNL) sayisi 25'in
    üzerinde ise bu örnegin alt solunum yollarini
    temsil eden kaliteli bir balgam örnegi oldugu
    kabul edilir.

32
Mikroskopik inceleme
  • Kaliteli bir balgamin Gram boyamasinda, tüm
    alanlarda Gram-pozitif diplokoklarin veya
    Gram-negatif çomaklarin agir basmasi ve özellikle
    bu bakterilere, PNL sitoplazmalari içerisinde de
    rastlanmasi, uygun klinik tablosu olan bir
    hastada pnömokoksik pnömoni veya Gram-negatif
    çomak pnömonisi tanisini önemli ölçüde destekler

33
Mikroskopik inceleme
  • Balgam örneginde bol PNL varligina karsin
    mikroorganizma görülmemesi, M. pneumoniae, C.
    pneumoniae, solunum yolu viruslari ve Legionella
    türleri gibi Gram yöntemiyle boyanmayan
    patojenleri düsündürür

34
Balgam Kültürü
  • Hastaneye yatirilmasi gereken hastalarda balgam
    kültürü yapilmalidir. Hastane disinda tedavi
    edilen hastalarda, ilk tedaviye yanitsizlik
    durumunda balgam kültürü yapilmasi önerilir.
  • Kimi solunum yolu patojenleri farinkste flora
    üyesi olarak da bulunabildikleri için balgam
    kültüründe üremeleri, alt solunum yolu
    enfeksiyonu etkeni olduklarini kanitlamamaktadir
  • Balgam kültürü sonuçlari Gram boyamasi sonuçlari
    ile birlikte yorumlanmalidir.

35
Kan Kültürü
  • Kan kültürleri hastaneye yatirilmis hastalarda
    önerilir.
  • TGPlerde etkene göre degismekle birlikte 30a
    varan oranlarda (ortalama 11) pozitif
    bulunmaktadir
  • Yasli ve agir TGPli hastalarda daha yararlidir.
    Hastaneye yatirilan her olguda atesi olsun ya da
    olmasin, tercihen antibiyotik tedavisi
    baslanmadan önce kan kültürü alinmalidir.

36
Diger kültürler
  • Komplike parapnömonik plörezi düsünülen olgularda
    plevral sivi kültürleri yapilmalidir.
  • TGP olgularinda, etkenin saptanmasi için
    bronkoskopi, transtorasik girisimler ve diger
    invazif islemler rutin olarak kullanilmaz ancak
    tedaviye yanit alinamayan, klinigi agir seyreden
    veya kötülesen hastalarda uygulanmasi gerekebilir

37
Seroloji ve Diger Testler
  • Mycoplasma, Chlamydia, Legionella ve Coxiella
    enfeksiyonlarinda akut dönemde IgM antikorlarinin
    gösterilmesi ya da sinir degerin üzerindeki
    yüksek IgG titresinin saptanmasi taniyi
    destekler.
  • Erken ve iyilesme döneminde alinan serum
    örneklerinde dört kat titre artisinin veya
    serokonversiyonun gösterilmesi retrospektif
    tanida yararlidir.
  • Yogun bakima yatis gerektiren, hastane disinda
    baslangiç tedavisine cevap vermeyen, alkolik veya
    plevral efüzyonu olan hastalarda idrarda pnömokok
    ve Legionella antijen testleri ayirici tanida
    yararlidir

38
Seroloji ve Diger Testler
  • Legionella pnömonisi için balgam ve solunum yolu
    sekresyonlarinda Legionella kültürü, direkt
    fluoresan antikor (DFA) testleri yapilabilir.
  • Legionella enfeksiyonu riskini artiran durumlarin
    varliginda idrarda Legionella antijeni
    bakilmalidir

39
Rutin laboratuvar incelemeleri
  • Tam kan sayimi, serum elektrolitleri, karaciger
    ve böbrek fonksiyon testlerinin pnömoni
    tanisindaki
  • katkilari sinirlidir. Ancak, hastaligin
    prognozunu tayinde, hastaneye yatis karari
    verilmesinde, tedavi
  • seçiminde ve antibiyotik dozunun
    belirlenmesinde yararlidir

40
Rutin laboratuvar incelemeleri
  • Solunum sikintisiyla basvuran hastalarda nabiz
    oksimetresiyle oksijenizasyon degerlendirilmelidir
    .
  • Pnömonili bir hastada siyanoz, ciddi dispne,
    hipotansiyon, KOAH, bilinç bulanikligi varsa, kan
    gazlarina mutlaka bakilmasi gerekir

41
TKP düsünülerek degerlendirmeye alinan hastalarda
yapilmasi önerilen laboratuvar tetkikleri
.
42
KLINIK YAKLASIM ve TEDAVI
  • Pnömoni olgularinda, tedaviye gecikmeden
    baslanmasi, özellikle yasli hastalarda prognozu
    olumlu yönde etkileyebilmektedir
  • Tüm invazif islemler ve gelismis laboratuvar
    destegine karsin, TGP olgularinin yaklasik
    yarisinda etken saptanamamaktadir
  • Bu durum baslangiçta empirik antibiyotik
    tedavisini zorunlu hale getirmektedir.

43
KLINIK YAKLASIM ve TEDAVISiniflama ve Empirik
Tedavi Yaklasimi
  • Pnömonili bir hastada dogru emprik antibiyotigin
    seçimi ve hastanin hastaneye yatirilmasinin
    gerekip gerekmedigi kararinin verilmesi için
    olgular gruplara ayrilmaktadir.
  • Gruplamada göz önüne alinan baslica ölçütler
    yas, hastaneye yatirilma gereksinimi, eslik eden
    baska bir hastaligin varligi, pnömoninin siddeti
    ve belirli patojenlere karsi predispozisyon
    durumudur.

44
  • Pnömoni olgulari karsisinda verilmesi gereken ilk
    karar, hastanin hastaneye yatirilmasinin zorunlu
    olup olmadigidir. Bu karari verirken hekime
    yardimci olmasi için bazi objektif ölçütler
    tanimlanmistir.
  • Son yillarda güncellenen birçok tedavi rehberi,
    bu konuda CURB-65 ve PSI (Pneumonia severity
    index) indekslerini önermektedir.
  • Buna ragmen, hastaneye yatis kararinin klinik bir
    karar oldugu unutulmamalidir. Bu ölçütlere uymasa
    da, hekim, hastanin klinik durumunu ve sosyal
    endikasyonlari (evsiz, fiziksel ve mental
    engelli, yalniz yasayan, oral alim yetersizligi
    veya ulasim güçlükleri olan vb...) dikkate alarak
    hastasini yatirabilir.

45
  • CURB-65 veya PSI indeksine göre hastaneye yatisi
    gerekmeyen olgular (Grup I) ayakta takip ve
    tedavi edilebilir.
  • Ayakta takip ve tedavi edilebilen bu olgular,
    degistirici faktörlerinin varligi veya yokluguna
    göre Grup IA ve IB olarak iki alt gruba
    ayrilirlar.
  • Bunun disinda kalan, yani CURB-65 skoru 2 veya
    PSI puani Evre IV ve V ile uyumlu olan hastalarin
    (Grup II ve III), tedavisi ise hastaneye
    yatirilarak yapilmalidir.

46
  • Hastaneye yatirilan olgulardan yogun bakim
    destegi gerektirenler (Grup III) yogun bakim
    ünitesine veya yogun bakim ünitesi olan bir
    merkeze nakledilmelidir.
  • Yogun bakima alinmasi gereken ölçütlerden bir
    major veya en az üç minör kriteri tasiyan
    hastalarin yogun bakimda izlenmesi uygun
    olacaktir.

47
CURB-65 Skorlamasi
  • 1. Confusion (Konfüzyon)
  • 2. Urea (Üre) gt 42.8 mg/dL, (BUN ölçülüyorsagt 20
    mg/dL 7 mmol/l )
  • 3. Solunum Sayisi 30/dk.
  • 4. Kan basinci (Sistoliklt90 mmHg veya
    Diastolik60 mmHg)
  • 5. Yas 65 yil
  • Her bir ölçütün varligi 1 puan olarak
    hesaplanir

48
Pnömoni Agirlik Skoru (PSI Pneumonia Severity
Index)
49
Pnömoni Agirlik Skoru
  • Evreleme
  • Evre I Yaslt50 ve kanser, KKY, KVH-SVH, KC ve
    böbrek hastaligi yok
  • EvreII lt70 puan
  • Evre III 71-90 puan
  • Evre IV 91-130 puan
  • Evre V gt130 puan

50
Pnömoni Tedavisinde Dikkate Alinmasi Gereken
Degistirici Faktörler
51
Yogun Bakim Ünitesine Yatirilma Ölçütleri
  • Major
  • Invaziv mekanik ventilasyon geregi
  • Vazopressör gerektiren septik sok
  • Minör
  • Solunum sayisi 30/dak.
  • PaO2/FIO2 250
  • Akciger radyograminda multilober infiltratlar
  • Konfüzyon/dezoryantasyon
  • Üremi (BUN 20 mg/dL)
  • Lökopeni (Lökositlt4000 /mm3)
  • Trombositopeni (trombositlt100 000 /mm3)
  • Hipotermi (lt36C)
  • Yogun sivi yüklemesi gerektiren hipotansiyon
  • Tek major veya en az üç minör ölçütün var
    olmasi kosulu aranmalidir.

52
TGP'de Etkenlerin Gruplara Göre Dagilimi
53
TGP'de Gruplara Göre Empirik Antibiyotik Tedavisi
  • Öneriler, sadece baslangiç tedavisi için dikkate
    alinmalidir.
  • Etyolojik tani kesinlestirildiginde etkene
    yönelik tedavi düzenlenir.
  • Anti tüberkülo etkinliklerinden dolayi,
    tüberküloz kuskulu olgularin empirik tedavisinde
    kinolonlar kullanilmamalidir.

54
(No Transcript)
55
GRUP IA
  • Tipik atipik ayirimi yol göstericidir.
  • Eger, klinik tablo tipik pnömoniye uyuyorsa ve
    asiri duyarlilik yoksa, yüksek doz (3gr/gün)
    amoksisilin tedavisi ilk seçenek olmalidir,
    sefalosporinler penisilinlere alternatif olarak
    düsünülmemelidir.
  • Klinik ve radyolojik bulgularla atipik pnömoni
    düsünülen olgularda veya penisilin allerjisi
    olanlarda makrolid grubundan bir antibiyotik
    seçilmelidir

56
GRUP IA
  • Tipik/atipik pnömoni gibi bir sendromik
    yaklasimin yapilamadigi olgularda yine makrolid
    ilk seçenek olmalidir
  • Amoksisilin kullanilip yanit alinamayan hastalara
    tek basina makrolid baslanir.
  • Tek basina makrolid kullaniminda dikkatli
    olunmali, pnömokoklarda bölgesel makrolid
    direncinin yüksek oldugu biliniyorsa tercih
    edilmemelidir.

57
GRUP IB
  • Önerilen tedavi 2. kusak veya 3. kusak
    sefalosporin veya beta-laktamaz inhibitörlü
    aminopenisilin.
  • Atipik etken düsünülen olgularda tedaviye bir
    makrolid veya doksisiklin eklenmelidir.
  • Beta-laktam makrolid tedavisi planlanan
    hastalarda, gastrointestinal intolerans riski
    varsa veya ilaç allerjisi söz konusu ise, tek
    basina yeni florokinolon (moksifloksasin,
    levofloksasin veya gemifloksasin) alternatif
    olabilir.
  • Gram negatif enterik çomak pnömonisi bakimindan
    risk tasiyan
  • hastalarda, 2. kusak sefalosporinlere yüksek
    oranda direnç olabilecegi dikkate alinmalidir

58
Grup II
  • Önerilen tedavi parenteral anti- Pseudomonas
    olmayan 3. kusak sefalosporinler (seftriakson,
    seftizoksim, sefodizim, sefotaksim) veya
    beta-laktamaz inhibitörlü aminopenisilinlerdir
    (ampisilin/sulbaktam, amoksisilin/klavulonat)
  • Bu grup hastalarda, Legionella pnömonisi ve
    polimikrobik etyoloji olasiligi göz ardi
    edilemeyeceginden tedaviye bir makrolid (IV veya
    oral) eklenmelidir

59
Grup IIIA
  • Önerilen tedavi parenteral olarak, anti-
    Pseudomonas olmayan 3. kusak sefalosporinler
    (seftriakson, seftizoksim, sefodizim, sefotaksim)
    veya beta-laktamaz inhibitörlü aminopenisilin
    (ampisilin/sulbaktam)dir. Bu grup hastalarda
    Legionella
  • pnömonisi ve polimikrobik etyoloji olasiligi
    göz ardi edilemeyeceginden tedaviye bir makrolid
    veya
  • yeni florokinolon eklenmelidir. Eger
    Legionella enfeksiyonu kanitlanmissa, tedaviye
    rifampisin eklenebilir.

60
Grup IIIB
  • Önerilen tedavi yaklasimi, anti- Pseudomonas bir
    beta-laktam antibiyotige (Tablo-9)
    aminoglikozidler veya kinolonlarin
    (siprofloksasin 750 mg/gün) eklenmesidir. Kinolon
    kullanilmayan hastalarda tedaviye makrolid
  • eklenmelidir.

61
Anti-Pseudomonas Etkili Beta-Laktamlar
  • 3. kusak sefalosporin (seftazidim)
  • 4. kusak sefalosporin (sefepim)
  • Karbapenemler (imipenem/silastatin, meropenem)
  • Beta-laktamaz inhibitörlü anti-Pseudomonas
    ilaçlar (piperasilin/tazobaktam,
    tikarsilin/klavulanik asid, sefoperazon/sulbaktam)

62
Tedavi Süresi
  • Hastaligin baslangiçtaki siddetine, sorumlu
    etkene, uygulanan tedaviye, bakteriyeminin ya da
    eslik eden hastaligin veya komplikasyonlarin olup
    olmamasina ve konagin bireysel yanitina göre
    degisebilir.
  • Ates düstükten sonra genellikle 1 hafta
  • - Pnömokok pnömonisi 7-10 gün
  • - Legionella pnömonisi 14-21 gün
  • - Mycoplasma ve C. pneumoniae 10-14 gün
  • - Agir pnömonilerde
    2-3 hafta

63
Tedaviye yanit degerlendirilmesi
Klinik yanit ates, solunum ve hemodinamik
parametrelerin monitörizasyonu ile
degerlendirilir. Ayni kriterler hastaneden
taburcu edilmede de geçerlidir . 48-72 saat
içinde klinik düzelme beklenir Ates genellikle
2-4 günde düser Lökosit sayisi 4 güne kadar
normale döner Fizik muayene bulgulari geç
kaybolabilir Radyolojik bulgular daha geç
silinir
64
Tedaviye yanitsizlik nedenleri
  • Komplikasyonlar
  • Uygunsuz antibiyotik kullanimi
  • Hasta uyumsuzlugu
  • Ilaç direnci
  • Alisilmadik etkenler (P.carinii, C.burnetti, TB)
  • Immunsupresyon durumu
  • Infeksiyon disi nedenler (tümör, vaskülit ...)

65
Ardisik tedavi
Oral tedaviye geçis kriterleri
  • 24 saatlik atessiz dönem
  • Klinigin stabillesmesi
  • Lökosit sayisinin normale dönmesi
  • Oral ilaç alinimina engel durumun olmamasi
  • Ayni antibiyotik ile
  • Sefuroksim/sefuroksim aksetil
  • Sefradin
  • Siprofloksasin
  • Amoksisilin-klavulanat
  • Klaritromisin
  • Levofloksasin
  • Moksifloksasin
  • Farkli antibiyotik ile
  • Sefotaksim/sefuroksim aksetil
  • Sefotaksim / sefiksim
  • Seftazidim/siprofloksasin
  • Seftriakson/sefiksim
  • Ampisilin-sulbaktam/ Amoksisilin-klavulanat

66
KorunmaGrip asisi yapilmasi gereken kisiler
  • 65 yas ve üzeri
  • Kronik pulmoner hastalik (KOAH, bronsektazi,
    brons astmasi)
  • Kronik kardiovasküler hastalik
  • Diyabetes mellitus, böbrek fonksiyon bozuklugu,
    çesitli hemoglobinopatileri
  • olan ve bagisiklik sistemi baskilanmis kisiler
  • Yüksek riskli hastalarla karsilasma olasiligi
    olan hekim, hemsire ve yardimci
  • saglik personeli
  • Grip yönünden riskli sahislarla birlikte
    yasayanlar
  • Güvenlik görevlileri, itfaiyeciler gibi toplum
    hizmeti veren kisiler
  • Grip sezonunda gebelik

67
Pnömokok asisi yapilmasi önerilen kisiler
  • 65 yas ve üzeri
  • Kronik hastalilar (yas65 veya FEV1 lt40 olan
    KOAHlilar ile bronsektazi, pnömonektomi,
    bronsektazi, pnömonektomi,kardiyovasküler
    hastaliklar, renal ve hepatik hastaliklar ve
    Diabetes mellitus
  • Kronik alkolizm
  • Dalak disfonksiyonu veya splenektomi
  • Immünyetmezlik ve immünsüpresif tedavi kullanimi
  • Beyin-omurilik sivisi kaçagi olanlar
  • Pnömokok hastaligi veya komplikasyonu riskinin
    artmis oldugu
  • sartlarda yasayanlar

68
Hastanede gelisen pnömoni (HGP)
  • Genellikle hastaneye yatistan 48 saat sonra
    gelisen ve hastanin yatisinda inkübasyon
    döneminde olmadigi bilinen pnömoni olgulari ile,
    hastaneden taburcu olduktan sonraki 48 saat
    içerisinde ortaya çikan pnömoni olarak tanimlanir

69
Ventilatörle iliskili pnömoni (VP)
  • Entübasyon sirasinda pnömonisi olmayan, invazif
    mekanik ventilasyon destegindeki hastada
    entübasyondan 48 saat sonra gelisen pnömonidir

70
Saglik Bakimi ile Iliskili Pnömoni (SBP)
  • SBIPye ait yayinlar sinirlidir. Ancak tani
    ve tedavilerinin HGP de tanimlananlar gibi
    yapilmasi önerilmektedir. Asagidaki özelliklerden
    birine sahip kisilerde gelisen pnömonilerdir
  • Son 90 gün içinde iki gün veya daha fazla
    hastanede yatma
  • Saglik bakimi için uzun süreli bakim evinde kalma
  • Evde infüzyon tedavisi (antibiyotik dahil)
  • Evde basi yarasi bakimi yapilmasi
  • Son 30 gün içinde hemodiyaliz merkezine tedavi
    amaçli devam etme
  • Aile bireylerinde çok ilaca dirençli bakteri
    infeksiyonu varligi

71
Hastanede Gelisen Trakeobronsit (HGTB)
  • 48-72 saattir hastanede yatan hastalarda akciger
    grafisinde infiltrasyon olmaksizin baska nedene
    bagli olmayan vücut isisinin gt 38ºC, pürülan
    balgam, lökositoz ya da lökopeni kriterlerinden
    ikisinin varligi durumudur

72
Ventilatörle Iliskili Trakeobronsit (VTB)
  • 48-72 saattir ventilatöre bagli hastalarda
    akciger grafisinde infiltrasyon olmaksizin baska
    nedene bagli olmayan, vücut isisinin gt 38ºC ,
    pürülan balgam, lökositoz ya da lökopeni
    kriterlerinden ikisinin varligi durumudur

73
Hastanede gelisen Pnomoni
  • Hastaneye yatan hastalar arasinda 0.5- 2
    oraninda görülür.
  • Dünyada hastane enfeksiyonlari içindeki HGP orani
    15 düzeyinde bildirilirken, ülkemizdeki veriler
    11-30 arasinda (ortalama 19) oldugunu
    göstermektedir

74
  • Hastane gelisen enfeksiyonlar arasinda en sik
    mortalite nedeni pnömonilerdir.
  • Ülkemizde HGP saptanan olgularda kaba mortalite
    orani 30-87 arasinda degismektedir
  • HGP de hastanede kalis süresinin uzadigi ve
    hastane maliyetlerinin 4-5 kat arttigi
    bildirilmektedir. VIP gelismesi mekanik
    ventilasyon süresini ortalama 10 gün, yogun bakim
    biriminde kalis süresini ise 6.5 gün uzatmaktadir

75
HGP olusumunda mikroorganizmalar alt solunum
yollarina baslica üç yoldan ulasmaktadir.
  • 1.Orofarinkste kolonize mikroorganizmalarin
    aspirasyonu,
  • 2.Inhalasyon yolu,
  • 3.Hematojen yol,

76
PATOGENEZ
  • HGP lerde genellikle hastaneye yatisin ilk 48
    saatinde, hastanin normal üst solunum yollari
    florasinin hastanedeki dirençli mikroorganizmalar
    ile yer degistirmesi ve bu mikroorganizmalarin
    aspirasyonu söz konusudur
  • Orofarinksteki mikroorganizmalarin aspire
    edilebilmesi için konaga ait bazi faktörler
    gerekmektedir. Hastanin bilinç düzeyindeki
    degisiklikler, solunum sistemine uygulanan
    invazif girisimler, mekanik ventilasyon,
    gastrointestinal sistemin invazif girisimleri ve
    cerrahi girisimler bunlarin basinda gelmektedir.
    entübe hastalarda, intübasyon tüpü balonunun
    kenarindan olusan mikroaspirasyonlar HGP
    gelisiminde önemlidir

77
ETYOLOJI
  • HGP'de çogunlukla hastanin endojen florasina ait
    mikroorganizmalar etkendir. Bu etkenler hastaneye
    yatis sirasinda hastanin orofarinksinde mevcut
    olabilecegi gibi (primer endojen), hastaneye
    yatis sonrasinda kolonize olan dirençli hastane
    bakterileri de ( sekonder endojen) olabilir.
    Ekzojen kaynakli HGP etkenleri ise invazif
    girisimler sirasinda ya da hastane
  • personelinin elleri araciligi ile bulastirilan
    hastane etkenleridir.

78
  • Hastaneye yatistan itibaren ilk 4 gün içerisinde
    olusan pnömoniler erken , 5. gün ve sonrasinda
    ortaya çikanlar "geç pnömoniler olarak
    tanimlanirlar

79
ETYOLOJI
  • Erken pnömonilerde temel etkenler Streptococcus
    pneumoniae, Haemophilus influenzae ve metisiline
    duyarli Staphylococcus aureustur.
  • Geç pnömonilerde ise 55-85 oraniyla ilk
    siralarda P. aeruginosa, Acinetobacter spp.,
    Enterobacter spp., Klebsiella spp. gibi Gram-
    negatif etkenler yer alirken, Gram- pozitif
    koklar özellikle de S. aureus olgularin 20- 30
    unda etken olarak görülmektedir

80
ETYOLOJI
  • Acinetobacter türleri ülkemizde yogun bakim
    enfeksiyonlarina, özellikle ventilatörle iliskili
    pnömonilere sebep olan sorun bakterilerdendir
  • HGP, SBIP ve özellikle VIP'lerde birden fazla
    etken sözkonusu olabilir
  • Anaerop etkenler ise özellikle orotrakeal olarak
    intübe edilen hastalarda ve ilk 5 günde gelisen
    VIPlerde daha sik olarak saptanmistir
  • Su kaynaklarinda Legionella pneumophila saptanan
    hastanelerde ayirici tanida Legionella pnömonisi
    düsünülmelidir

81
ETYOLOJI
  • Her hastanenin hatta hastane içindeki degisik
    birimlerin etken dagilimi farklilik gösterebilir.
    Ayrica direnç dagiliminin da farkli olabilecegi
    bilinmelidir.

82
HGP de rol oynayan risk faktörlerini 3 ana
grupta ele almak olasidir.
  • 1- HGP gelisimine yol açan risk faktörleri
  • 2- HGPde mortaliteyi artiran risk faktörleri
  • 3- HGP de çok ilaca dirençli mikroorganizmalarla
    etken olarak karsilasilmasinda rol oynayan risk
    faktörleri

83
Kolonizasyon (el,eldiven)
Kontamine solunumsal girisim
Antibiyotik ve diger tedaviler
Konakçi faktörleri
Cerrahi
Invaziv girisim
Yetersiz sterilizasyon
Kontamine aeresol
  • Gastrik kolonizasyon

Orofaringeal kolonizasyon
Kontamine su,solüsyon
INHALASYON
ASPIRASYON
Bakteriyemi
SOLUNUM DEFANS MEKANIZMALARINDA YETERSIZLIK
PNÖMONI
84
HGP olusumuna yol açan risk faktörleri
  • A- Hastaya Bagli Risk Faktörleri
  • Konak savunma mekanizmalarinin zayiflamasi
  • (Koma, malnütrisyon, uzun süre hastanede kalma,
    sigara, KOAH, kistik fibrozis, bronsektazi, DM,
    KRY veya dializ uygulamasi, alkolizm, ARDS,
    hipotansiyon, metabolik asidoz, hipoalbuminemi,
    nörolojik hastaliklar, hava yolu reflekslerinin
    azalmasi, MSS hastaliklari, travma, kafa
    travmasi, sinüzit, aspirasyon, APACHE IIgt16,
    organ yetmezlik indexi gt3, erkek cinsiyet,
    sonbahar-kis mevsimi)
  • Ileri yas

85
  • B- Infeksiyon Kontrolü Ile Iliskili Faktörler
  • Hastane infeksiyonuna yönelik genel kurallara
    uyulmamasi
  • Hastane personelinin elleri ile kontaminasyon,
    kontamine solunum terapi cihazlarinin kullanimi,
    entübe hastanin transportu
  • Uygunsuz antibiyotik kullanimi

86
  • C- Girisimlere Bagli Faktörler
  •      Medikal tedaviye bagli risk faktörleri
  • Sedatifler, kortikosteroid, sitostatik ilaçlar,
    antiasit ve H2 reseptör blokerleri, önceden
    antibiyotik kullanimi, total paranteral beslenme
  •     Invaziv girisimlere bagli risk faktörleri
  • Torako-abdominal cerrahi, intübasyon, acil
    intübasyon, reintübasyon, trakeostomi,
    bronkoskopi, uzamis mekanik ventilasyon,
    nazogastrik sonda, supin pozisyon,
    kardiyopulmoner resüsitasyon, tüp torakostomi,
    ventilatör devrelerinin 48 saatten önce
    degistirilmesi, subglottik sekresyonlarin aspire
    edilmemesi, endotrakeal balon basincinin
    gereginden düsük olmasi

87
Spesifik Risk Faktörleri Varliginda Olasi HGP
Etkenleri
Koma, DM, kafa travmasi, renal yetmezlik,
geçirilmis influenza, önceden antibiyotik
kullanimi
S. aureus
MRSA
Uzamis MV, önceden antibiyotik kullanimi
Önceden antibiyotik kullanimi, trakeostomi,
uzamis MV, steroid, yapisal akciger hastaligi,
malnütrisyon Steroid, sitostatik, önceden
antibiyotik kullanimi
P. aeruginosa
Aspergillosis
Legionella
Anaeroblar
Gastrik içerik aspirasyonu, torako-abdominal
cerrahi
88
HKP- mortaliteyi arttiran faktörler
  • Uygunsuz antibiyotik kullanimi
  • Önceden antibiyotik kullanimi
  • Pnömoni öncesi hastanede yattigi süre veya YBÜda
    kalma
  • Uzamis mekanik ventilasyon
  • Yüksek riskli patojenlerle infeksiyon
  • -P. aeruginosa
  • - Acinetobacter spp
  • -Stenotrophomonas maltophilia
  • -S. aureus(metisiline dirençli) MRSA
  • Multilober ve/veya bilateral pulmoner
    infiltratlar
  • Altta yatan hastaligin agirligi (APACHE II, SAPS)
  • Agir sepsis/ septik sok, MODS
  • Ileri yas (gt65)
  • Solunum yetersizliginin agirlasmasi (PaO2/FiO2lt
    240)

89
YÜKSEK RISKLI ÇOK ILACA DRENÇLI BAKTERILERLE HGP
GELISIMINE YOL AÇAN RISK FAKTÖRLERI
  • Iki ve daha fazla gruptan antibiyotige direnci
    ifade eder
  • - Son 90 gün içerisinde antibiyotik kullanimi
  • - Hastaneye yatisin 5. günü veya sonrasinda
    pnömoni gelismesi
  • - Toplumda ya da hastanin tedavi edildigi birimde
    yüksek antibiyotik direnci olmasi
  • - Bagisikligi baskilayici tedavi ve/veya hastalik
  • - SBIP kriterleri olmasi

90
TANI
  • Akciger grafisinde yeni ya da ilerleyici
    infiltrasyon saptanan hastada asagidakilerden iki
    veya daha fazlasi varsa HGP düsünülmelidir.
  • - gt 38 ºC ates
  • - Lökositoz ya da Lökopeni
  • - Pürülan sekresyon
  • - Oksijenizasyonda azalma

91
TANI
Tüm hastalardan iyi bir anamnez alinmali, FM
yapilmalidir (infeksiyon için kolaylastirici
nedenlerin ve etyolojik nedenin ortaya
konabilmesi için) . Klinik degerlendirme tek
basina yeterli olmayabilir. Tüm hastalara PA
ve lateral grafi çekilmelidir Trakeal
kolonizasyon siktir,hasta dikkatli
degerlendirilmeli ve gereksiz antibiyotik
kullanimindan kaçinilmalidir Oksijen
desteginin gerekip gerekmediginin
degerlendirilmesi için arteriyel oksijen
satürasyonu ölçülmelidir
92
TANI
  • Plevral sivi süphesi olanlarda toraks
    ultrasonografisi, nodüler lezyon, bronsektazi,
    kistik fibroz gibi akciger hastaligi varliginda
    ya da tedaviye yanitsiz, tani konamayan olgularda
    ve yogun bakim olgularinda toraks bilgisayarli
    tomografisi (BT) olanaklar dahilinde önerilir.
    Ayrica mekanik ventilasyon uygulanan hastalardaki
    pnömoni tani ve ayirici tanisinda noninfeksiyöz
    nedenlerin ayirt edilmesi, ARDS ve
    komplikasyonlarin degerlendirilmesinde BT yararli
    olabilir.

93
TANI
  • VIP düsünülen hastalarda klinik pulmoner
    enfeksiyon skorunun (CPIS) kullanimi tani için
    katkida bulunabilir
  • Bu grup hastada CPISin 6 nin üzerinde bulunmasi
  • pnömoni olasiligini güçlendirir. Ancak CPIS
    in asil kullanim alani tedavinin
    degerlendirilmesi ve yönlendirilmesi
    asamasindadir.

94
Klinik Pulmoner Enfeksiyon Skoru (CPIS)
95
TANI
  • Etyolojik tani amaci ile ilk asamada balgam,
    plevra sivisi, derin trakeal aspirasyon örnekleri
    ve 30-60 dk arayla, iki ayri odaktan iki kez kan
    kültürü alinmalidir.
  • HGP mikrobiyolojik tanisi için ikinci asamada yer
    alan nonbronkoskopik ya da bronkoskopik
    teleskopik kateter ile korunmus bronkoalveoler
    lavaj (BAL), standart BAL, korunmus firça yöntemi
    (PSB), transtrakeal aspirasyon (TTA),
    transtorasik ince igne aspirasyon biyopsisi
    (TTAB) ve akciger biyopsisi (VATS ya da
    torakotomi ile) gibi invazif tani yöntemlerinin
    algoritmdeki yeri ve uygulama zamani
    tartismalidir. Hastanin entübe olup olmamasina
    göre yöntem seçilir

96
TANI
  • Erken baslangiçli, agir olmayan HGP'lerde
    morbiditeyi artirmasi nedeni ile invazif tani
    girisimlerinin kullanilmasindan kaçinilmalidir.
    Buna karsin geç baslangiçli agir ve VIP de risk/
    yarar orani gözönüne alinarak kullanilabilirler.
    Klinik bulgular ve birinci asama tani
    yöntemlerine dayanarak baslanan ampirik tedavi
    ile basarili olunamayan olgularda olanaklar
  • ölçüsünde invazif tani yöntemlerine
    basvurulmalidir.

97
SINIFLAMA ve TEDAVI
  • HGP altta yatan sebepleri, etyoloji ve gelisen
    komplikasyonlari nedeniyle homojen bir hastalik
    degildir. Erken ve uygun olarak baslanan ampirik
    tedavi, hastalarin prognozunda en önemli
    faktördür. HGPnin erken veya geç dönemde olmasi,
    altta yatan risk faktörleri ve pnömoninin
    agirligi ampirik tedaviyi biçimlendirir.

98
SINIFLAMA ve TEDAVI
  • Hastaneye yatistan sonra dört güne kadar gelisen
    ve yüksek riskli çok ilaca dirençli bakteri
    enfeksiyonu olasiligi, mortaliteyi artiran risk
    faktörleri, ya da SBIP olasiligi sözkonusu
    degilse GRUP 1, Grup 1 le ayni özelliklere sahip
    ancak besinci gün ve sonrasinda ortaya çikanlar
    GRUP 2, Erken ya da geç ortaya çikan, yüksek
    riskli çok ilaca dirençli bakteri enfeksiyonu
    olasiligi, mortaliteyi artiran risk faktörleri ya
    da SBIP kriterlerinden biri bulunanlarsa GRUP 3
    olarak siniflandirilir.

99
Hastanede Gelisen Pnömonide Gruplara Göre
Etkenler
100
Tedavi ilkeleri
  • Erken ve uygun tedavi prognoza etkilidir
  • Infeksiyonun gelistigi servisin ya da en azindan
    hastanenin mikrobiyolojik flora ve antibiyotik
    direnç paternlerinin degerlendirilmesi
    gereklidir.
  • Öneriler yalnizca empirik antibiyotik uygulanmasi
    için geçerli olup, etken izole edildikten sonra
    antibiyotik duyarliligina göre spektrum
    daraltilmalidir.
  • Antibiyotikler optimal dozda kullanilmalidir.

101
  • Tüm olgularda tedaviye parenteral yoldan
    baslanmali, klinik yanit elde edilmis olgularda
    oral tedaviye geçilebilir
  • VIP tedavisinde aerolize antibiyotiklerin yeri
    tartismalidir
  • P. aeruginosa, Acinetobacter gibi MDR patojen
    düsünüldügünde mutlaka kombine tedavi
    uygulanmalidir
  • Iki beta laktam AB ve karbapenem kinolon
    kombinasyonundan kaçinilmalidir.
  • Glikopeptidler empirik tedavide yer almamalidir.

102
  • Rezistan patojen saptanmadiginda monoterapi
    uygulanabilir
  • Eger etken pseudomonas degil ve klinik cevap iyi
    ise, uygun tedavi rejimi alan hastalarda 14-21
    günlük tedavi azaltilmaya çalisilmaktadir.

103
HGP-GRUP I
  • Monoterapi
  • Ampisilin-Sulbaktam/ Amoksisilin-Klavulanik asit
  • veya
  • Sefuroksim/Seftriakson
  • veya
  • Levofloksasin/ Moksifloksasin

104
HGP-GRUP I
  • Farmokinetik özellikleri nedeni ile parenteral
    tedavide ampisilin- sulbaktam, ardisik tedavi
    protokolünde oral tedavide klavulanik asid
    amoksisilin tercih edilmelidir.
  • Yeni kinolonlar yüksek tedavi maliyeti ve daha
    genis spektrumlari ve MDR tüberkülozda potansiyel
    etkinlikleri nedeniyle ilk seçenek ajanlar olarak
    degil, diger ajanlara alternatif olarak
    düsünülmelidir.

105
HGP-GRUP II
  • Monoterapi
  • Ampisilin-Sulbaktam
  • veya
  • Seftriakson/Sefotaksim
  • veya
  • Ofloksasin
  • veya
  • Levofloksasin/Moksifloksasin
  • veya
  • Piperasilin-tazobaktam
  • Bu ajanlara
    direnç olan durumlarda monoterapi ajani olarak
    kullanilabilir

106
HGP-GRUP III
  • Monoterapi/Kombine
  • Piperasilin- tazobaktam
  • veya
  • Seftazidim, Sefepim, Sefoperazon-Sulbaktam
  • veya
  • Imipenem, Meropenem
  • Amikasin ya da Siprofloksasin den biri
  • Ya da
  • Kolistin
  • Linezolid, Teikoplanin, Vankomisin (MRSAa özgü
    risk faktörü varsa ampirik
  • tedaviye eklenmelidir.)
  • Karbapenemlere ve sulbaktam kombinasyonlarina
    dirençli Acinetobacter izolatlariyla olusan
    enfeksiyonlarin tedavisinde kolistin bilesikleri
    kullanilabilir

107
HGP-GRUP III
  • Yerel duyarlilik ve direnç özelliklerine, çok
    ilaca dirençli bakteri olasiligina göre
    kombinasyon tedavisi uygun olabilir.
    Mikrobiyolojik tani, duyarlilik ve klinik
    iyilesme (CPISlt 7) özelligine göre monoterapiye
    geçilmelidir
  • Karbepenem kullanilacaksa Kinolonla
    kombinasyonlarindan kaçinilmalidir
  • Karbapenemlere ve sulbaktam kombinasyonlarina
    dirençli Acinetobacter izolatlariyla olusan
    enfeksiyonlarin tedavisinde
  • kolistin bilesikleri kullanilabilir

108
MDR patojenlerin tespitinde önerilenler
  • P. aeruginosa Kombine tedavi
  • Acinetobacter sp Karbapenem, sulbactam, colistin
    ve polymixin etkilidir. Kombine tedavi
    seçilmelidir
  • ESBL enterobacteriaceae tespit edildiginde 3.
    kusak sefalosporinin monoterapi seklinde
    kullanimindan kaçinilmalidir. Karbapenemler
    tercih edilmelidir
  • Renal yetmezligi olan ya da nefrotoksik ajan alan
    MRSA olgularinda Linezolid, vankomisine
    alternatif olabilir. Ancak daha çok veriye
    gereksinim vardir

109
HGP TEDAVSINDE GENEL ILKELER
  • Erken ve uygun tedavi yaklasimi mortalitenin
    azaltilmasinda etkilidir. Bu nedenle en kisa
    sürede taninin olusturulmasi ve etyolojik tani
    için gereken örnekler alindiktan sonra uygun
    ampirik tedavinin derhal baslanmasi gerekir
  • Enfeksiyonun gelistigi servisin ya da en azindan
    hastanenin mikrobiyolojik flora ve antibiyotik
    direnç paternlerinin degerlendirilmesi gereklidir

110
HGP TEDAVSINDE GENEL ILKELER
  • Öneriler yalnizca ampirik antibiyotik uygulanmasi
    için geçerli olup, etken izole edildikten sonra
    antibiyotik duyarliligina göre spektrum
    daraltilmalidir.
  • Ampirik tedavide seçilecek antibiyotigin
    farmakolojik ve farmakokinetik özellikleri
    gözönüne alinmalidir. Örnegin solunum
    sekresyonlarina penetrasyonu düsük olan
    aminoglikozidlerin pnömoni gelisimine bagli düsük
    pH da inaktive olabilecegi göz önüne alinarak
    HGP' de asla monoterapi ajani olarak
    kullanilmamalidir.
  • CPIS skoru 5. günde 7 nin altinda olan hastalarda
    antibiyotik duyarlilik test sonuçlarina göre
    kombine tedavide yeralan
  • aminoglikozid ya da kinolon sonlandirilabilir

111
HGP TEDAVSINDE GENEL ILKELER
  • HGPli tüm olgularda tedaviye parenteral yoldan
    baslanmalidir. Klinik yanit elde edilmis
    olgularda ardisik tedavi ilkelerine uygun olarak
    oral tedaviye geçilebilir.
  • Iki beta-laktam antibiyotik kombine edilmesinden
    süperinfeksiyon ya da komplikasyonlar nedeniyle
    mecbur kalinmadikça kaçinilmalidir. Sinerjistik
    olmayacagi gibi antagonist etkili olabilir beta-
    laktamaz indüksiyonu nedeni ile her iki ajan
    inaktive olarak tedavi basarisiz olabilir. P.
    aeruginosa enfeksiyonlarinda ortak direnç
    mekanizmalarini indüklemesi nedeni ile karbapenem
    kinolon kombinasyonlarindan mümkün
  • oldugunca kaçinilmalidir

112
HGP TEDAVSINDE GENEL ILKELER
  • Glikopeptidler ampirik tedavide yer almamalidir.
    Ancak noninvazif ya da invazif yöntemle alinan
    alt solunum yolu örneginin Gram boyali
    incelemesinde stafilokok morfolojisi
    destekleniyorsa Grup 3 te ampirik tedaviye
    glikopeptid eklenmelidir. Bu hastalarda ampirik
  • olarak baslanan glikopeptid etkenin stafilokok
    olmadigi gösterilince kesilmelidir

113
HGP TEDAVSINDE GENEL ILKELER
  • Tedavi süresi P. aeruginosa, Acinetobacter, S.
    maltophila disindaki olgularda CPIS 7 nin
    altindaysa 7 güne kadar kisaltilabilir. Ancak
    tedavi süresi pnömoninin agirligi, klinik yanitin
    alinmasi için geçen süre ve etken olan
    mikroorganizmaya göre ayarlanmalidir

114
TEDAVIYE YANITIN DEGERLENDIRILMESI
  • Tedavi yaniti taninin dogruluguna, hastaya ait
    (yas, eslik eden hastalik), bakteriye ait (direnç
    paterni ve virülans) faktörlere ve HGP sirasinda
    ortaya çikan diger olaylara baglidir.
  • Ates
  • Lökosit sayisi
  • Oksijenasyonun degerlendirilmesi
  • CPIS degerlendirmede kullanilan kriterlerdir.
  • Ilk 3 gün içerisinde düzelme survi ile iliskili
    bulunmustur.

115
  • Klinik seyir
  • rezolüsyon
  • geçikmis rezolüsyon
  • kismi iyilesme
  • basarisizlik
  • nüks
  • ölüm
  • Mikrobiyolojik seyir
  • bakteriyel eradikasyon
  • süperinfeksiyon
  • rekürren infeksiyon
  • mikrobiyolojik olarak infeksiyonun devam etmesi

116
TEDAVIYE YANITIN DEGERLENDIRILMESI
  • CPISin 6 nin altina düsmesi, PaO2/FiO2 nin
    düzelmesi tedaviye yanit ve prognozun iyi
    oldugunu gösteren bir kriter olarak
    kullanilabilir
  • Baslangiç CRP sinin 4. günde 40 dan daha fazla
  • azalmasi iyi prognostik kriter olarak
    degerlendirilmektedir. Prokalsitonin de prognozu
  • degerlendirmede anlamli olabilir ancak CRP ye
    göre pahali olmasi ve her merkezde uygulanamamasi
    kullanimini kisitlamaktadir

117
TEDAVIYE YANITIN DEGERLENDIRILMESI
  • Agir pnömonilerde klinik seyirin
    degerlendirilmesinde akciger radyografilerinin
    degeri düsüktür. Tedavinin erken döneminde
    genellikle radyolojik progresyon görülebilir.
  • klinik düzelme olmaksizin akciger grafisinde
    multilober tutulum seklinde progresyon, 48 saat
    içerisinde infiltrasyonun sayi ve boyutunda artma
    , kavitelesme, plevral efüzyon gelismesi kötüye
    gidis ve tedaviye yanitsizlik olarak
    degerlendirilmelidir

118
HGPde Ayirici Tani
119
Ciddi HKP
Risk faktörü olmaksizin erken baslangiç
Risk faktörü varligi veya geç baslangiç
72 saat sonra degerlendirme
Mikrobiyoloji -
Mikrobiyoloji
Klinik cevap
CPISlt6
CPIS6
Infeksiyon disi nedenler? Tedavi sonlandirilir
Kötü Tedavi antibiyograma göre
degistirilir Atipik patojenler veya infeksiyon
disi nedenler arastirilir
Klinik cevap
Iyi Ayni tedavi devam ettirilir veya spekturum
daraltilabilinir
Iyi Ayni tedavi sürdürülür
Kötü Invaziv girisim
120
Genel profilaksi
  • Etkili infeksiyon kontrol çalismalari
  • Personel egitimi
  • Alkol bazli el dezenfeksiyonu
  • Izolasyon
  • Surveyans çalismalari
  • Rutin surveyans kültürlerinin (hasta,
    araç-gereç,personel, çevre) salgin disinda
    yapilmasina gerek yoktur.
Write a Comment
User Comments (0)
About PowerShow.com