GLIKOPROTEIN VE GAG - PowerPoint PPT Presentation

About This Presentation
Title:

GLIKOPROTEIN VE GAG

Description:

GL KOPROTE N VE GAG Uzm.Dr.OKHAN AKIN Glukozaminoglikan (GAG): Proteoglikanlar n karbonhidrat k s mlar d r. Bunlar glikoproteinlerin karbonhidratlar ndan ... – PowerPoint PPT presentation

Number of Views:59
Avg rating:3.0/5.0
Slides: 53
Provided by: ILH2
Category:

less

Transcript and Presenter's Notes

Title: GLIKOPROTEIN VE GAG


1
GLIKOPROTEIN VE GAG
  • Uzm.Dr.OKHAN AKIN

2
Glikoproteinler Oligosakkaridlere kovalent
olarak bagli proteinlerdir. Glikoproteinlerin
karbonhidrat zinciri genellikle dallidir ve
negatif yüklü olmayabilir. Karbonhidrat
içerikleri agirlik olarak 1den 85e kadar
degisir. Proteoglikan Proteinlere kovalan
olarak baglanmis glukozaminoglikanlardir.
Proteoglikanlarin ise karbonhidrat içerikleri
95ler oranindadir.
3
  • Glukozaminoglikan (GAG) Proteoglikanlarin
    karbonhidrat kisimlaridir. Bunlar
    glikoproteinlerin karbonhidratlarindan farkli
    olarak düz zincirli yapilardir. Yapilari oldukça
    basittir. Tekrarlayan disakkarid ünitelerinden
    olusmus yapiladir. Glikoproteinlerin karbonhidrat
    kismi genelde nötr yapilarken GAGlar üzerlerinde
    çok fazla negatif yük tasiyan yapilardir. Negatif
    yükleri yapilarindaki üronik asitlerin karbonil
    grubundan ve sülfat gruplarindan kaynaklanir.

4
(No Transcript)
5
(No Transcript)
6
Glikoproteinler tarafindan gerçeklestirilen bazi islevler Glikoproteinler tarafindan gerçeklestirilen bazi islevler
Çati molekülü Kollajenler
Kaydirici ve koruyucu ajan Müsinler
Tasima molekülü Transferrin, serüloplazmin
Immünolojik moleküller Ig, doku uyusmazlik antijenleri
Hormon hCG, TSH
Enzim ALP
Özgül khlarla etkilesim Bazi lektinler
7
Hücre zarindaki glikoproteinlerin görevleri
  • Hormon, virüs ve baska hücrelerce Hücrenin
    taninmasini saglarlar (LFA-1, Mac-1, ICAM1-2,
    PECAM1, ZP-3) .
  • Hücre yüzeyi antijenlerini olusturur (kan grubu
    antijenleri gibi).
  • Hücre disi matriks elemani olarak görev yaparlar.
  • Gastrointestinal ve genitoüriner sistemde müsin
    salgisi olarak biyolojik koruyucu kaygan yapiyi
    olusturmak.

8
Glikoproteinler yapisal olarak 3 ana sinifa
ayrilabilir
  • Karbonhidratlarin, proteinin serin, treonin gibi
    OH grubu içeren aminoasidine baglanmasiyla olusan
    O-bagli glikoproteinler
  • Karbonhidratlarin, proteinin asparajin
    aminoasidinin amid azotuna baglanmasi ile olusan
    N-bagli glikoproteinler
  • Glikozilfosfatidil inozitol (GPI) yardimiyla
    proteinin karboksil ucu aminoasidine baglanmis
    olanlar. Bu yapida GPIe baglanmis
    karbonhidratlar fosfatidiletanolamin yardimi ile
    amid bagiyla proteinin karboksil ucuna baglanir.
    Bu olusan glikoprotein yapida GPInin yag
    asitleriyle plazma membranina baglanir. Örnek
    asetilkolinesterazin eritrosit membranina,
    alkalen fosfatazin barsak ve plasentaya,
    5-nükleotidazin hücrelere baglanmasi bu yolla
    olmaktadir.

9
Serin Treonin Tirozin
Asparajin
OH
N
DOLIKOL-P RETINIL-P
Glukoz
Glukoz
Galaktoz
Galaktoz
O-bagli glikoproteinler
N-bagli glikoproteinler
10
Serin Treonin Tirozin
Amid bagi
Asparajin
Fosfatidil etanolamin
?
OH
N
Glukoz
Glukoz
Glukoz
Galaktoz
Galaktoz
Galaktoz
O-bagli glikoproteinler
N-bagli glikoproteinler
Glikozilfosfatidil inozitol (GPI)
?
GPInin yag asitleri ile membrana tutunur
11
Glikoproteinlerin karbonhidrat içerikleri
L-fukoz, L-arabinoz ve L-iduronik asid hariç
genellikle D-heksozlardan (ve
bazende nöraminik asid eklenmistir) olusan dalli
heteropolisakkariddir.
  • Oligosakkaridler proteinlere N veya O glikozid
    bagi ile baglidir. N glikozid baginda seker
    asparajin aminoasidinin yan zincirinin amid
    grubuna, O glikozid baginda ise serin, treonin
    aalerinin R grubunun OHli ile baglanir Bir
    glikoprotein O ve N glikozid baglarinin sadece
    bir tipini içerebildigi gibi her ikisinide
    içerebilir.

12
  • O glikozid baglari genel olarak membranda bulunan
    proteinler, müsinler, proteoglikanlar,
    kollajenler, nükleer proteinler ve sitozolik
    proteinlerde yer alir.
  • N-glikozid bagi içeren oligo sakkaridler,
    kompleks oligosakkaridler (ki bunlar ayrica
    N-asetilglukozamin, L-fukoz, NANA gibi sekerler
    içerebilir) ve çok mannoz içerikli
    oligosakkaridler olarak ikiye ayrilir.

13
Sentez
  • Önce GERda oligosakkaridlerin baglanacagi
    protein sentezlenir ve ER lümenine verilir.
  • Proteinler ERdan golgiye dogru hareket ettikçe
    sekerler proteinlere Glikotransferazlarca
    eklenir.
  • Proteinlere seker gruplari UDP-glukaz,
    UDP-galaktoz, UDP-N-asetil glukozamin, N-asetil
    galaktozamin, GDP-mannoz, GDP-L-fukoz, CDP-N
    asetil nöraminik asidden saglanir.

14
Sentez sirasinda Dolikol fosfat ve retinil
fosfat olmak üzere karbonhidrat birimi
tasiyicisi olan 2 önemli molekül bulunmaktadir
  • Dolikol fosfat kolesterol sentezinde olusan
    izoprenoid birimlerden sentezlenir.
  • Dolikol fosfat endoplazmik retikulumda yer alir
  • Retinil fosfat ise A vitamini türevidir.
  • Her ikiside lipid yapilidir.
  • Retinil fosfat normal gelisim için gerekli olan
    glikoproteinlerin sentezinde ve mukus sentezinde
    önemlidir.
  • Dolikol fosfat da N-asetilglukozamin ve mannoz
    transfer reaksiyonlarina katilir.
  • Özellikle N-bagli glikozidlerin sentezinde
    dolikol ve retinil fosfata gereksinim vardir.
    O-baglilar gereksinim göstermez.

15
  • Golgide ECL alana salinacak olan proteinler
    lümende serbest olarak bulunurken, hücre zari
    yapisina katilacak olanlar, golgi zarina
    katilirlar.

16
  • Golgide isleme tabi tutulan N-bagli
    glikoproteinler mannizol kalintilarindan
    fosforillenebilir. Golgide bulunan mannoz
    6-fosfat reseptörleri, bu yapilarin mannoz
    6-fosfat kalintilarini baglayarak lizozomlara
    gitmelerine neden olur.
  • Glikolizasyonu inhibe eden moleküller
    Tünikamisin, deoksinojerimisin, swainzonindir
    (N-glikozillenmeyi inhibe ederler).

17
Inhibitör Etki yeri
Tunikamisin Dolikol-Pa seker baglanmasini inhibe eder
Deoksinojerimisin Glikozidaz I-II inhibitörü
Swainzonin Mannozidaz II inhbitörü
18
I-Cell hastaligi
  • Mannozu fosforilleme yetenegi bozulmustur.
  • Iskelet anomalileri, eklemlerde hareket
    kisitliligi, kaba yüz görünümü ve agir psikomotor
    bozukluk olusur.
  • Genelde 8 yas civarinda ölüm olusur.
  • I-hücre hastalarindan elde edilen hücre
    kültürleri normal lizozomal enzimlerin hemen
    tümünden eksik bulunmustur. Hastalarin serum
    örneklerinde ise bu lizozomal enzimlerin çok
    yüksek düzeylerde bulundugu saptanmistir. Yani
    lizozomal enzimler sentezlenmekte fakat lizozom
    içine verilememekte, dolasima salinmaktadir.
  • yalanci Hurler polidistrofisi I-hücre hastaligi
    ile yakindan iliskilidir fakat hastaligin seyri
    hafifdir ve hastalar genelde eriskin yasa kadar
    ulasirlar.

19
(No Transcript)
20
Glikoprotein sentez bozukluklarina bagli olusan hastaliklar Glikoprotein sentez bozukluklarina bagli olusan hastaliklar
Kanser Hücre yüzey glikanlarinda dallanma artisi metastaz olusumunda önemlidir
CDGS (karbonhidrattan yoksun glikoprotein sendromu) Özellikle merkezi sinir sistemini etkileyen N-glikan sentez bozukluklari
HEMPAS Özellikle eritrosit membranini etkileyen N-glikan sentez bozukluklari
Paroksismal nokturnal hemoglobinüri Yikim hizlandirici faktör (DAF) ve CD59un GPI çatilarinin biyosentezindeki kazanilmis kusurlar.
I-cell hastaligi Lizozomal enzim sentezi bozukluguna yol açan mannozun fosforillenme bozuklugu
21
Hastalik Enzim eksikligi
Aspartilglukozaminüri 4-L-Asparilglikozilamin aminohidrolaz
?-mannosidozis ?-mannosidaz
?-mannosidozis ?-mannositoz
GM2 gangliosidozis varyant O (Sandhoff-Jatzkewitz hastalili) ?-N-asetilheksozaminidaz A ve B
GM1 gangliosidozis ?-galaktosidaz
Mukolipidozis I (sialidozis) Sialidaz
Fukosidozis ?-fukasidaz
22
GLIKOZAMINOGLIKANLAR(GAG)
  • GAG Tekrarlayan disakkarid ünitelerinden
    olusmus, lineer polimer olan heteropolisakkaridler
    dir. Glikoproteinlerin karbonhidrat kismi genelde
    nötr yapilarken GAGlar üzerlerinde çok fazla
    negatif yük tasiyan yapilardir. Negatif yükleri
    yapilarindaki üronik asitlerin karbonil grubundan
    ve sülfat gruplarindan kaynaklanir.

23
  • ÖzelliklerI
  • Bu kompleksler negatif yükleri nedeni ile sivi
    ortamda birbirlerini iterler ve çevrelerinde bir
    su örtüsü vardir. Büyük miktarlarda su baglama
    yetenegine sahip GAGlar ground substance
    denilen jel bir matriks olustururlar. Müküs
    sekresyonlarin visköz, kaygan özelligi GAGlarin
    varligina baglidir.
  • GAG solüsyonu basiya ugradigi zaman su ayrilir ve
    daha küçük hacmi isgal eder. Basi kalkinca eski
    haline gelir. Bu özellik aköz humör ve synovial
    sivinin esnekligini saglar.

24
(No Transcript)
25
(No Transcript)
26
GAGlar
  • Dokunun, hücre ve fibröz kompenentlerinin
    kararliligini saglar.
  • Ayni zamanda vücudun tuz ve su dengesinide
    saglamaktadirlar.
  • Örnek deri, tendon, kikirdak, baglar ve kemik
    matriksin bag dokusu, ground substanceda
    dagilmis, çözünmez proteinlerden olusur.

27
GAG ve/veya proteoglikanlarin bazi islevleri
Ekstrasellüler alanin yapisal bilesenidir
Kollajen, elastin, fibronektin, laminin ve gelisme faktörleri gibi diger proteinlerle etkilesirler
Polianyon olarak polikatyonlari baglarlar
Dokularin karakteristik turgoruna katkida bulunur
Ekstrasellüler alanin süzgeç gibi davranmasini saglar
Hücre göçünü kolaylastirir (HA)
Korneal saydamligi saglar (KS, DS)
Sklerada yapisal rol oynar (DS)
Antikoagülen olarak davranir (heparin)
Plazma zari bilesenidir ve reseptör olarak davranir. Hücre yapismasina ve hücre-hücre etkilesimine katilir. (HS)
Böbrek glomerülü yük seçiciligini belirler (HS)
28
  • GAGlar uzun, çogunlukla dallanmamis ve
    genellikle tekrarlayan disakkarit birimlerinden
    (asit seker-amino seker) olusmus
    heteropolisakkarid zincirleridir.
  • Amino sekerler genellikle pozitif yükü
    kaldirilmis D-glukozamin veya
    D-galaktozamindir.
  • Asit sekerler genellikle D-glukronik asit ve
    L-iduronik asittir.
  • Tek istisna asidik seker yerine galaktoz içeren
    keratindir.

29
Kondraitin 4 ve 6 sülfat
  • Disakkarid ünitesi N-asetilgalaktozamin ve
    glukronik asit
  • Vücutta en fazla bulunan GAG
  • En kisa polisakkarit zincire sahip olan GAGdir.
  • Kartilaj, tendon, ligament,kemik, kornea ve
    aortada yer alir
  • Proteoglikan kümeleri olusturur
  • Kartilajda kollajeni baglar ve lifleri siki ve
    kuvvetli bir ag seklinde tutar

30
Keratan sülfat
  • Disakkarid ünitesi N-asetilglukozamin ve
    galaktoz (uronik asit yoktur)
  • En heterojen GAG
  • Kondroitin sülfatla beraber kartilajda yer alir
  • Korneada ve gevsek bag dokuda bulunur

31
Hiyalüronik asit
  • Disakkarid ünitesi N-asetilglikozamin ve
    glukronik asit
  • Diger GAGlardan farki sülfatlanmamistir,
    proteine kovalent olarak bagli degildir
  • Embriyonik dokularda özellikle fazladir.
    Morfogenez ve yara onariminda hücre göçünde rol
    oynar.
  • En fazla karbonhidrat içeren ve molekül agirligi
    en fazla olan GAGdir.
  • Kayganlik saglar ve darbelerin etkisini azaltir
  • Synovial sivi, aköz hümor, kordon kaninda ve
    gevsek bag dokuda bulunur.

32
Dermatan sülfat
  • Disakkarid ünitesi N-asetilgalaktozamin ve
    L-iduronik asit (degisik miktarlarda glukronik
    asidle beraber).
  • Heparin benzeri antitrombik etkisi vardir. Fakat
    heparinden farkli olarak minimal tam kan
    antikoagülan ve kan lipid temizleyici
    aktiviteleri bulunur.
  • Arter düz kas hücrelerinin sentezledigi ana
    GAGdir. Plazmada LDLye baglanir ve
    aterosklerozda önemli olabilir.
  • Korneada keratan sülfatla beraber korneal
    saydamlikta rol oynar.
  • Sklerada yapisal rol oynar
  • Deri, kan damari ve kalp kapakciklarinda bulunur

33
Heparin
  • Disakkarid ünitesi glukozamin ve glukronik asid
    veya iduronik asit
  • Diger GAGlardan farkli olarak arterlerin ve
    diger hücre içi hücrelerin bilesigidir
  • En fazla sülfatli formdur.
  • Antikoagülandir ve lipid temizleyici etkisi
    bulunmaktadir. Faktör IX ve XIe baglansa da en
    önemli etkilesimi plazma antitrombin IIIle
    gösterir.
  • Mast hücreleri, AC, KC ve deride yer alir

34
Heparin sülfat
  • Disakkarid ünitesi heparinle aynidir
  • Bazal membranlarda ve tüm hücre yüzeylerinde
    bulunan ekstrasellüler GAGdir.
  • Tip IV kollajen ve lamininle beraber glomerul
    bazal membraninin bilesenidir.
  • Lipoprotein lipaz enzimi heparan sülfata bagli
    olarak bulunur.

35
Ekstraselliler matriksin diger glikoproteinleri
  • Fibronektin
  • Kollajen sentezleyen hücreler hücre yüzeyinde,
    hücre disi yatakta ve kanda bulunan iri bir
    glikoprotein olan fibronektin salgilarlar.
  • Fibronektin suda çözünür halde bulunur.
    Fibronektin heparin, fibrin, kollajen, heparan
    sülfat, DNA ve integrinler adi verilen bir grup
    proteinle etkilesir.
  • Hücre adezyonu ve göçüne katilir.
  • Hücre haberlesmesine katilirlar.

36
Laminin
  • Böbrek glomerülleri ve bazal laminanin ana
    glikoproteinidir.
  • Bazal laminanin yapi taslari laminin, entaktin,
    tip IV kollajen, heparin ve heparan sülfattir.
  • Laminin üç ayri polipeptid zincirinden olusur.
    Hücre yüzeylerindeki tip IV kollajen, heparin ve
    integrinlere ait baglanma bölgeleri bulunur.

37
  • Fibrillin
  • Bir çok dokuda yer alan iri bir glikoproteindir
    ve mikrofibrillerin yapi tasidir.
  • Fibroblastlar tarafindan salgilanir ve elastin
    depolanmasini saglamak üzere mikrofibrillerin
    içinde bir çati olusturur.
  • Entaktin glikoprotein yapidadir, laminine
    baglanir ve hücre baglanma faktörü olarak is
    yapar.

38
  • INTEGRIN Heterodimerik proteinlerdir. Her bir
    alt birimi tek bir transmembraner hidrofobik
    sarmalla hücre zarina tutunur. ? ve ? alt
    üniteleri hücre disinda birlesir ve kollajen ve
    fibronektin gibi hücre disi proteinler için özgün
    baglanma bölgeleri olusturur. Integrinler ayni
    zamanda reseptör ve sinyal ilertici olarakda
    görev yapar. Integrinler yara bölgesinde
    trombosit agregasyonu, doku tamiri, immün
    hücrelerin aktivitesi ve dokunun tümörle
    invazyonunu içeren çesitli olaylarin
    düzenlenmesine katilir.

39
Fruktoz 6 fosfat N-asetilglukozamin ve N-asetil
nöraminik asitin öncül molekülüdür.
40
UDP-Glukoz
L-gulonolakton oksidaz enzimi insanlarda yoktur.
Bu nedenle C vitamini esansiyeldir.
2NAD H2O
UDP-Glukoz dehidrogenaz
2NADH 3H
L-Gulonat
L-Gulonolakton
UDP-Glukronik asid
D-Glukronat
L-ASKORBIK ASID
H2O
UDP
L-Ksililöz
  • NADP bagimli ksilitol dehidrogenaz
  • Eksikliginde esansiyel pentozüri görülür.
  • Idrarda bolca L-ksililöz bulunur
  • Askenazi yahudilerinde çok sik izlenen
    asemptomatik genetik özelliktir.

GAG sentezi
GAG sentezi
Ilaç, toksin ve bilirubinlerin glukronidizasyonu
Ksilitol
Besin
D-Ksililöz 5-P
HMY
Sekil Glikozdan glukronik asid sentezi ve Uronik
asid yolu.
41
  • Hiyalüronik asid hariç GAG molekülleri
    sülfatlanmistir. Sülfatin kaynagi
    3-fosfoadenozil 5-fosfosülfattir
    (PAPS). Sülfotransferaz enzimleri ile
    gerçeklestirilir. PAPS ayni zamanda sülfatid
    (sülfatlanmis glikosfingolipid) sentezinde de
    kullanilir.
  • GAG yikimi GAGlar lizozomlarda yikilir. Yari
    ömrü 120 gün olan keratan sülfat hariç GAGlarin
    yarilanma ömrü kisadir.
  • Hyalüronidaz enzimi eksikligi yok

42
Mukopolisakkaridozlar
  • Hunter sendromu hariç hepsi ORdir.
  • Prenatal tanilari vardir fakat etkin tedavileri
    yoktur.
  • GAG yikiminda rol alan enzimler ayni zamanda
    glikolipid ve glikoprotein yikiminda da rol
    alirlar. Bu nedenle mukopolisakkaridozis
    vakalarinda ayni zamanda lipidozis ve
    glikoprotein oligosakkaridozisde görülür.

43
  • Nörolojik disfonksiyon ve yikim,
    hepatosplenomegali ve / veya iskelet disostosisi
    ve progresif hastalik mukopolisakkaridozisi
    düsündürür.
  • Hastalarda tipik olarak kaba yüz görünümü,
    korneal bulaniklik, organomegali, eklem katiligi,
    iskelet deformiteleri, kisa boy, herniler ve bazi
    hastalarda mental retardasyon olusur.
  • GAGlar konnektif dokunun temel bilesenlerinden
    oldugu için, mukopolisakkaridozislerde kemik
    degisiklikleri karakteristiktir.
    Röntgenogramlarda izlenen degisikliklerin hepsi
    birden Disostosis Multipleks olarak refere
    edilir.
  • Hastalarda ek olarak kardiovasküler sistem,
    karaciger, dalak, tendonlar, eklemler ve ciltte
    yaygin olarak etkilenmektedir.

44
  • Dermatan sülfat, heparan sülfat ve keratan sülfat
    mukopolisakkaridozis patogenezine katilan temel
    GAGlardir.
  • Scheie hariç tüm tipler yasami kisaltir.
  • Tüm tiplerde iskelet anomalileri vardir ama en
    siddetli olarak Tip IV ve VIda izlenir.
  • Tip IH, IS, IV, VI, VIIde korneal bulaniklik
    izlenir.
  • Tip IH, II III ve VIIde (VIIde hafif olmak
    üzere) zeka geriligi bulunur.
  • Tip IS, IV, VI ise normal zekalidir.
  • Tüm tiplerde eksik olan enzim asit
    hidrolazlardir. Sadece Sanflippo TipCde Asetil
    transferaz eksiktir.

45
  • Tanida
  • Lizozomal enzim düzeyi ölçülür.
  • Periferal kanda vokuollü lenfositler vardir
  • Hunter sendromunda yaygin vokuollü hücreler diger
    bir isimlendirme ile Gargoyle hücralari
    izlenir.
  • Idrarda GAGlara rastlanir

46
Hurler sendromu (MPS I H)
  • ?-L-iduronidaz eksiktir en siddetli formdur.
  • Ilk dekatta multiple progresif organ yetmezligi,
    mental retardasyon ve ölümle karakterizedir.
  • Hasta dogumda normaldir, büyüme ilk yilda
    hizlanmis olarak izlenir, daha sonra yavaslar ve
    kisa boy meydana gelir.
  • Tani yaklasik olarak iki yasda organomegali,
    korneal bulaniklik, kaba yüz görünümü, iri dil,
    disostosis multipleks ve eklem katiligi ile
    konulur.
  • Gelisme geriligi yaklasik olarak 12-28 aylarda
    olusur ve zeka gittikçe geriler
  • Ek olarak isitme kaybi, kronik respiratuar
    enfeksiyonlar, valvüler kalp hastaliklari ve
    artmis intracranial basinç izlenir.
  • Koroner arterlerde birikimi iskemi ve erken ölüme
    (10 yas altinda) neden olur.
  • Dermatan sülfat ve heparan sülfat yikimi
    engellenmistir.

47
Scheie sendromu (MPS IS)
  • ?-L-iduronidaz eksiktir.
  • Hastalarda korneada bulaniklik, eklem katiligi,
    aort kapak hastaligi olusur.
  • Hastalar normal zeka ve yasam süresine sahiptir.
  • Hastalarda dermatan sülfat ve heparan sülfat
    birikir.
  • MPS 1H/S Hunter-Scheie sendromu Orta fenotipte

48
Hunter sendromu (MPS II)
  • Iduronat sülfataz eksiktir
  • Xe bagli olarak kalitilir.
  • Degisik derecelerde olabilir. Korneal bulaniklik
    yoktur, isitme kaybi siktir, fiziksel deformite,
    kaba yüz, eklem katiligi ve zeka geriligi olur
  • hepatosplenomegali ve iskelet deformiteleri
    bulunur. Retinal dejenerasyon izlenir.
  • Dermatan sülfat ve heparan sülfat yikimi
    engellenmistir.
  • Hastalar siddetli tipinde genelde 15 yas öncesi
    ex olurlar. MPS 1Hden daha hafiftir.
  • Orta siddetteki tipinde ise 30-60 yasa kadar
    yasarlar.

49
Sanflippo Sendromu (MPS III tip A-D)
  • Tip A ? heparin sülfamidaz eksik
  • Tip B ve Dde N-asetil glukozaminidaz eksikligi
  • Cde asetil transferaz eksikligi vardir
  • Klinik bulgular geç infant döneminde çikar.
  • Etkilenen çocuklar hiper aktiftir.
  • Organomegali ve iskelet deformiteleri
    düzeydedir.
  • Göz bulgulari yoktur.
  • Hastalarda agir sinir sistemi bozukluklari ve
    zeka geriligi görülür.
  • Heparan sülfat birikir.

50
Morquio Sendromu (MPS IV)
  • OR kalitilir
  • IVAda galaktoz 6-sülfataz eksiktir, siddetli
    kemik deformiteleri, korneal bulaniklik, aort
    yetmezligi, dis mine tabakasi ince olmasi ve
    servikal myopati izlenir.
  • IVBde ?-galaktozidaz eksiktir. Orta derecede
    kemik deformiteleri, bulanik kornea servikal
    myopati izlenir.
  • Mental retardasyon ve organomegali yoktur
  • Iskelet displazileri olarak ortaya çikar
  • Hastalarda en ciddi komplikasyon atlanta-axiyal
    dislokasyona bagli basi olmasidir
  • Hastalarda keratan sülfat ve kondroitin sülfat
    birikir.

51
Morateaux-Lamy Sendromu MPS VI
  • Hastalarda arilsülfataz B eksiktir ve dermatan
    sülfat birikir.
  • Normal zekalidirlar ve 20li yaslara kadar
    yasarlar
  • Siddetli kemik ve korneal degisiklikler, valvüler
    kalp hastaliklari, lökositlerde inklüzyonlar ve
    kaba yüz görünümü izlenir.
  • Organomegali , iskelet displazileri
    düzeydedir.

52
Sly sendromu (MPS VII)
  • ?-glukronidaz eksikdir
  • HPSM , fiziksel deformiteler ve dizostozis
    multipleks izlenir
  • Korneal bulaniklik olur
  • Hastalarda Dermatan sülfat ve heparan sülfat
    yikimi engellenir.
  • En nadir tiptir
Write a Comment
User Comments (0)
About PowerShow.com