Slayt 1 - PowerPoint PPT Presentation

1 / 192
About This Presentation
Title:

Slayt 1

Description:

G ZEL KONU MA k betin sonu k bet , Bir i veya durumun sonu, sonu demek oldu undan bu iki kelime yan yana kullan lmamal d r. – PowerPoint PPT presentation

Number of Views:343
Avg rating:3.0/5.0
Slides: 193
Provided by: Sirr
Category:

less

Transcript and Presenter's Notes

Title: Slayt 1


1
GÜZEL KONUSMA
2
(No Transcript)
3
 Dildendir mutluluk, dildendir deger,Dili
olmayana insan mi derler! Insanda dilince
degisir kader Ya yurda bas olur ya basi
gider. Çogu faydasizdir, eyüsü özdür,Asil söz,
bilerek söylenen sözdür. 
4

Kem söz, duyanlari hep düsman eder,Ederse insani
söz sultan eder. Ne yumruktan ne kiliçtan iz
kalir,Insan ölür arkasindan söz kalir. Söyle
dogru, güzel, öz sandigini,Söyle bildigini,
inandigini. Söyle inananlar gelsin
izinden.Canina mal olsa dönme sözünden. 
Behçet Kemal Çaglar
KUTADGU- BILIGden
5
Sözü bilenden dinlemeli sonra bilmeyene
söylemelidir.
6
  • Binlerce mil sürecek bir seyahât küçük bir
  • adimla baslar.
  • Konfüçyüs

7
  • Söz ola kese savasi
  • Söz ola kestire basi
  • Söz ola agulu asi
  • Balila yag ede bir söz
  • Yunus EMRE

8
  • Çok dinlemeli, fakat sözü birer birer
    söylemelidir.

9
  • Herkes insanligi degistirmeyi düsünür. Ama
    kimse önce kendisini degistirmeyi düsünmez.
    V.Hugo

10
  • SON NOKTA
  • Bir gün insan, virgülü kaybetti, o zaman zor
    cümlelerden korkar oldu ve basit ifadeler
    kullanmaya basladi cümleleri basitlesince
    düsünceleri de basitlesti.
  • Sonra ünlem isaretini kaybetti alçak bir
    sesle ve ses tonunu degistirmeden konusmaya
    basladi. Artik ne bir seye kiziyor, ne bir seye
    seviniyordu. Hiçbir sey onda en ufak bir heyecan
    uyandirmiyordu.

11
  • Bir süre sonra soru isaretini kaybetti ve soru
    sormaz oldu, hiçbir sey onu ilgilendirmiyordu Ne
    evren, ne dünya, ne de kendi apartmani
    umurundaydi.
  • Birkaç sene sonra iki nokta isaretini kaybetti
    ve davranis nedenlerini baskalarina açiklamaktan
    vazgeçti.

12
  • Ömrünün sonuna dogru elinde yalniz tirnak
    isareti kalmisti. Kendine özgü tek düsüncesi
    yoktu, yalniz baskalarinin düsüncelerini
    tekrarliyordu.
  • Son noktaya geldiginde düsünmeyi ve konusmayi
    çoktan unutmustu.
  • KANEVSKI
  •  

13
  • Kisinin kemâli kelâmindan bellidir.

14
  • Söylenmedigi müddetçe söze sen hâkimsin. Bir
    kere söyledin mi, o sana hâkim olur.


  • Seyh Sadi Sirazî

15
  • Iletisimde üç temel vardir.
  • Konusma, yazma ve dinleme.

16
  • Konusmanin zamanini bilmeyen, dinlemenin
    zamanini da bilmez.

  • Syrus

17
Iyi bir hâtip olmanin ilk sarti dogru nefes
almaktir. Nüzhet SENBAY
18
  • Kalp, günde 100 200 bin defa çarpmakta ve bu
    süre zarfinda da 130 tonluk bir agirligin 30 cm.
    yükseklige kaldirilmasina denk düsen bir gücü
    saglamaktadir. Kan bütün vücudu 3 dakikada
    dolasmaktadir.

19
Türkçe, genel olarak soluk verme halinde
konusulan bir dildir.
20
(No Transcript)
21
(No Transcript)
22
(No Transcript)
23
  • Akil süsü dil, dil süsü sözdür. Insanin süsü
    yüz, yüzün süsü gözdür. Insan sözünü dili ile
    söyler sözü iyi olursa, yüzü parlar.



    KUTADGU BILIGden

24
3 S kurali
  • Sabir Sabirla koruk helva olurmus
  • Sistem Düzenli çalisma
  • Sebât Kararli ve azimli olmak.

25
  • Kesesinde para bulunmayanin dilinin ucunda bal
    bulunmali.
  • Fransiz
    atasözü

26
  • Tatli dili olanlarin dostlari her gün biraz
    daha artar.

  • Hz.Ali

27
  • Insan dünyayi zapt eder, ama agzini zaptedemez.

  • Mevlânâ

28
  • GÜZEL KONUSMA
  • Güzel konusma yerine, zamanina, kisisine
    uygun olarak yapilan konusmadir. Güzel konusmayi
    içinde anlatim bozuklugunun olmadigi sözlü
    anlatim seklinde tanimlamak da mümkündür.

29
  • Çirakligini yapmadigin bir isin ustaligina
    kalkisma.

  • Mevlânâ

30
KONUSMA YANLISLARI
  • Konusma yanlislari çevreye, egitime, dilin
    kurallarini bilme seviyesine, aliskanliklara ve
    kisiye göre degisir.

31
Örnek
YANLIS SÖYLEYIS Gaste Bi
Dakka Hamfendi Beyfendi Anane
Gassaray Nassiniz Meraba Kitlendim
Üniverste Kave Kakordan
Komser
DOGRU SÖYLEYIS Gazete Bir dakika
Hanimefendi Beyefendi Anneanne Galatasaray
Nasilsiniz Merhabâ Kilitlendim Üniversite
Kahve Kalk oradan Komiser
32
YANLIS KULLANIM Makaz Ahçi
Sevkat Melhem Göynüm Bilader Herkez Belber
Semsiye Mutbak Leplepi Heligopter
Kipris Ratyo Capon mefat
DOGRU KULLANIM Makas Asçi Sefkât
Merhem Gönlüm Birader Herkes Berber Semsiye
Mutfak Leblebi Helikopter Kibris
Radyo Japon Vefât
33
  • Ince sözler keskin kilica benzer kalkanin
    yoksa geri dur.
  • Hz. Mevlânâ

34
ALISKANLIKLARDAN KAYNAKLANAN DAVRANISLA ILGILI
KONUSMA YANLISLARI
  • Kisinin kendi çevresindeki diger insanlarla
    (sözlü olarak) saglikli bir iletisim kurmasinda
    aliskanliklarinin ve anlayisinin payi büyüktür.
    Can çikmadan huy çikmaz

35
  • Çok konusmak baska, iyi konusmak ise
  • bambaska bir sey.

  • Spokles

36
Kibirlenmek
  • Kisinin kendini diger insanlardan üstün
    görmesi, onlara tepeden bakmasi, gururlanmasi
    demektir.

37
Ilgisizlik
  • Bu insanlar kendilerinden baska kimseye önem
    vermedikleri için çogu zaman muhataplarini
    dinlemez ve yerli yersiz sorularla
    ilgisizliklerini de göstermis olurlar.

38
Konusanin sözünü kesmek
  • Birisi konusurken araya girmek, sorular
    sormak, sabirsizlik göstermek, itiraz etmek hos
    olmayan davranistir.

39
  • Bir kimsenin ne söylenmesi gerektigini
    bilmesi yeterli degildir nasil söylenecegini
    bilmesi de gerekir.



  • Aristo

40
Kendini yetersiz görmek
  • Basarili bir konusmanin temelinde kendine
    güven duymak vardir. Ben yapamam, ben bilmem,
    ben bu isin üstesinden gelemem gibi yanlis
    telkinler kisiyi basarisizliga sürükleyen
    olumsuzluklardandir.

41
Alay etme aliskanligi
  • Baskalarini hafife alarak onlari toplum içinde
    güç duruma düsürmek, kisilerin fizikî yapilari
    için hos olmayan sifatlar kullanmak.
  • Istedigini söyleyen istemedigini isitir.

42
  • Bilge konusur, çünkü onun söylemek
    istedikleri var ahmak konusur, çünkü kendisinin
    bir sey söylemek zorunda oldugunu sanir.


    Plato (Eflatun)

43
Gevezelik
  • Bir anlamda baskalarina konusma hakki
    tanimayan, sözü gereginden fazla uzatan kisilerin
    ortaya koydugu bir davranis biçimidir.

44
  • Az söz erin yüküdür
  • Çok söz hayvan yüküdür
  • Bilene bir söz yeter
  • Sende hüner var ise
  • Yunus Emre

45
ÇEVREDE OLUMLU INTIBA OLUSTURACAK BEDEN DILI
ÖZELLIKLERI
  • Göz Iliskisi
  • Insanlarin yüzüne bakanlar, bakmayanlardan
    daha çok hosa gider.

46
  • Az ve öz konusmak aklin alâmetidir.
  • Dile hâkimiyet basin selâmetidir.
  • KUTADGU
    BILIGden

47
  • Yüz ifadesi
  • Canli, mümkün oldugu kadar sicak ve dostça
    tebessüm edin.

48
  • Bas Hareketleri
  • Karsinizdaki konusurken sik sik basinizi
    hafifçe asagi, yukari hareket ettirin.

49
  • Jestler
  • Çok asiriya kaçmadan, jestlerinizi kullanin.
    Ellerinizi cebinizde tutmaktan ve kollarinizi
    kavusturmaktan, ellerinizle agzinizi örtmekten
    kaçinin.

50
  • Beden Durusu
  • Ayaktaysaniz, dik durun. Oturuyorsaniz
    sandalye ve koltugunuzu tam olarak doldurun.

51
  • Yakinlik
  • Insanlara, onlari rahatsiz etmeyecek, mümkün
    olan en yakin mesafede durmaya gayret edin.

52
  • Daima konustugunuz veya sizinle konusan insana
    dönük durun. Mümkün oldugu kadar çok kisiye
    merkezinizi açik tutun.

53
Konusmanin etkisini azaltan ve ahengini bozan
söyleyis tarziyla ilgili bazi yanlisliklar
  • Ayni kelimeleri tekrarlamak
  • Konusma sirasinda hiç gerekmedigi hâlde
    kelimeleri aynen tekrarlamak, dinleyenlerin
    dikkatini çekecek siklikta söylemek anlatim ve
    söyleyis güzelligini bozar.

54
  • Yerinde söz söylemesini bilen, özür dilemek
    zorunda kalmaz.
  • Fatih Sultan
    Mehmet

55
Söyleyis yanlislari yapmak, anlamsiz sesler
çikarmak
  • Güzel bir konusmada vurgu ve tonlamanin dogru
    yapilmasi kadar kelimelerin dogru telâffuzu da
    önemlidir.

56
  •  
  • Dua etmek için temiz bir lisânin yok ise,
    temiz lisâni olanlardan medet iste.
  •  
    Mevlânâ

57
  • Kelimelerin söylenisine özellikle dikkat
    edilmelidir.

58
  • Konusmaci anlatacagini gevelemeden açikça
    söylemelidir.
  • Hatirlanamayan sözlerin yerine bilerek veya
    bilmeyerek aaa..., eee..., iii... gibi anlamsiz
    sesler çikarmak veya arada bosluklar birakmak
    konusmanin ahengini bozan diger
    yanlisliklardandir.

59
  • Ses tonu, konuya ve konusmanin yapildigi yere
    göre ayarlanmalidir. Gereksiz yere bagirmak veya
    zor isitilen bir sesle isteksiz bir ses tonuyla
    konusmak etkiyi azaltir.

60
Diksiyon Fransizca diction "Seslerin, sözlerin,
vurgularin, anlam ve heyecan duraklarini
kurallarina uygun olarak söyleme biçimi.
61
DIKSIYON - SÖZ SÖYLEME SANATI Söz söyleme sanati
insan hayati kadar eskidir. Ilk çaglar boyunca
devam edip zamanimiza kadar gelir. Söz söyleme
sanatinin kurallari çoktur.
62
1- " Düzeltme" dilde, temizligi, açikligi
kazanmak için SÖYLEYIS ve BOGUMLANMA
mekanizmasinda aliskanligi elde etmektir.
63
2- "Anlatim" bir metinde sakli olan düsünceyi,
duyguyu, istirabi, ihtirasi meydana çikarmaktir.
64
Türk alfabesi 29 harften meydana
gelmistir. 29 harfin, g hariç tamamini konusma
dilimizde kullaniriz.
65
Türkçe, yazildigi gibi konusulan bir dil
degildir. Türkçede yazildigi halde konusma
dilinde kullanilmayan tek harf g dir.
66
Konusurken kullandigimiz harf sayisi
gerçekte nedir?
67
Bazi harfler uzun-kisa, kalin ince,
kapali açik olmak üzere bölümlere ayrilir. Bu
çok söylenisli harfler sunlardir
68
G
Dilimizde varligini ancak kendinden önce
gelen Ünlünün süresini uzatmakla
hissettir. Bogaz Bo-az , yogurt yo-urt,
dogar do-ar gibi... G ünsüzü dilimizde ara
sira Y, V ünsüzlerine döner. Eger eyer,
Eglence eylence, Egilmek eyilmek, Ögretmen
ö-retmen gibi...
69
Yazmada veya söylemedeki rahatligimiz,
verimli olmamiz, kullanabildigimiz kelimelerin
çoklugu ile orantilidir.
70
Telâffuz
  • Kelimeleri, olmasi gerektigi sekilde dogru ses
    ve dogru vurguyla agizdan çikarmaktir.

71
DEGISTIRME
  • Yine Türkçeyi iyi kullanmamaktan, kelimelerin
    dogru söylenislerini bilmemekten ve acelecilikten
    dolayi yapilan bir hatadir.

72
TUTUKLUK
  • Bir hece üzerinde takilip, o heceyi birkaç
    defa yinelemek demektir. Kekemelikle
    karistirmamak gerekir. Kullanilan kelimenin
    anlamini iyice bilmemekten, kararsizliktan ya da
    heyecandan ileri gelir.

73
  • Dinleyicilerin ilgisini çekmek için göz önünde
    bulundurulmasi gereken noktalar
  • 1. Konusmacinin, sözlerini dinleyicilere iyi
    duyurmasi gerekir.
  • 2. Konusmaci, söylemek istediklerini, iyi
    anlatmali ve canlandirabilmelerini saglamalidir.

74
  • Bunlar
  • a) Akiciliktan yoksunluk
  • b) Tekdüzelik
  • c) Yersiz vurgu ve duraklar
  • d) Kelimeleri yayarak, uzatarak ya da kesik,
    kopuk kopuk söylemek (tartim kusuru)
  • e) Sesi ve solugu denetim altina alamamak

75
AKLÎ ANLATIM
  • Duyguya basvurmadan yapilan anlatim biçimidir.
    Yalniz, bu anlatim biçimi de hiçbir zaman, tek
    düze, sikici bir konusma demek degildir.

76
DUYGULU ANLATIM
  • Bir parçanin sevinçli veya kederli, komik veya
    trajik, eglenceli veya mahzun olusu ise hissî
    anlatimla belirtilir.

77
VURGU
  • Bir hecenin diger hecelere, bir kelimenin
  • diger kelimelere göre daha etkin
  • söylenmesine denir.
  • Vurgusuz konusma cansiz, etkisiz, sikici,
  • bozuk bir konusmadir. Güzel konusma, bir
  • yönüyle vurgulu konusmadir.

78
KELIME VURGUSU
  • Türkçe, yumusak vurgulu bir dildir.
  • Türkçe kelimelerde vurgu, genellikle
  • son hecededir. Bazi kelimelerde ise vurgu, ilk
    heceye ya da ortadaki heceye geçebilir.

79
  • 1. Her kelimenin bir hecesi üzerinde mutlaka ses
    baskisi (vurgu) vardir. Mesela heyecan
    kelimesinde vurgu son hecededir.
  • 2. Türkçede kural olarak vurgular son hece
    üzerindedir. Istisnalar hariç kelimeye ekleme
    yapildikça vurgu son heceye dogru kayar.
  • hece-- heceler-- hecelerde-- hecelerdeki

80
  • 3. Bazen vurgu sondan önceki hecelerden birine
    yapilir.
  • Ilk heceye Il, bölge, semt adlari
  • Il Ankara, Samsun, Erzurum, Izmir, Konya, Rize,
    Urfa, Paris, Sofya, Moskova
  • Bölge Akdeniz, Marmara, Ege, Karadeniz
  • Semt Dikmen, Çankaya, Etlik, Bahçecik, Topkapi

81
  • Vurgu basta.
  • Belki, henüz, ansizin, ayrica, hatta, önce,
    sonra, yalniz, ancak, nasil, niçin, hangi.

82
  • Hitâbette gâlip gelen, kelimeler degil
    kelimelerin nasil söylendigidir.

83
  • KONUSMA KURALLARINI BILMEMEKTEN KAYNAKLANAN
    YANLISLAR

84
Üslûp yanlislari
  • Yerine, kisisine, zamanina ve konusuna göre
    konusmak.

85
  • Kendini anlatmak isteyenler hitap, ettikleri
    insanlarin diliyle konusmalidir.
  • Hz.
    Isa (a.s.)

86
  • Kullanilmasi derecesinde keskinlesen tek âlet
    dildir.
  • Washington
    Irving

87
  • Ölenleriyle henüz dogmamislari arasinda köprü
    kuramayan milletlerin yasamaya hakki yoktur.

  • General Douglas
    MacArthur

88
Etkili bir konusma nasil olmali ?
  • Yikici degil yapici olmali
  • Düzeltilmesini istedigimiz davranislarin ancak
    yapicilikla yoluna girecegini bilerek hareket
    etmeliyiz

89
  • Bir amaci bulunmali Lâf olsun torba dolsun
    diye gelisi güzel konusmanin karsi taraf için
    zaman kaybindan baska bir anlami yoktur.
    Bilmedigimiz konulari sirf bir sey söylemis
    olmak için dile getirmek bazen komik duruma
    düsmemize bile sebep olabilir.

90
  • Yerinde ve zamaninda yapilmali
  • Aksi halde böyle bir konusmadan olumlu netice
    beklemek mümkün degildir.

91
  • Jest ve mimiklerle güçlenmeli
  • Arastirmalar karsimizdaki kisileri etkilemede,
    hareketlerimizin ciddi bir orana sahip oldugunu
    gösteriyor.

92
  • Üslûb canli olmali
  • Canli ve günümüz Türkçesine uygun bir telâffuz,
    yerinde dogru kelimelerin seçimi konusmayi akici
    kilar.

93
  • Konusma hizi iyi ayarlanmali
  • Ne çok hizli ne de çok agir konusmak dogru
    degildir. Konusmaya duygu ve yorum katildiginda
    durum degisir. Dakikada 125-175 arasi kelime
    kullanmak, olagan konusma hizi olarak kabul
    edilir.

94
  • Hazirliksiz konusmalar
  • Yeri ve zamani bilinmeden, sartlarin zorlamasi
    sonucu, aniden yapilan konusmalardir.
  • Hazirliksiz konusma yapabilmek için gerekli
    olan baslica özellikler sunlardir
  • Genis bir kültüre sahip olmak,
  • Dilin kurallarini ve inceliklerini iyi bilmek,

95
  • Iyi bir gözlemci ve arastirmaci olmak,
  • Kuvvetli bir mantik sahibi olmak,
  • Konu bulmak,
  • Anlatimi bozan ifadelerden kaçinmak,
  • Sesi, jest ve mimikleri iyi kullanmak,
  • Dinleyicilerin durumlarini göz önünde
    bulundurmak,
  • Konusmalarla davranislarin uyumuna dikkat
    etmek.

96
  • Kürsü korkusu üç asamayi uygulamakla giderilir
  • 1. Güç duruma düsebileceginiz tehlikeli durumlari
    elden geldigince düsünmemek,
  • 2. Olusabilecek tehlikeden kurtulmanin tek
    yolunun kaçmak ya da konusmayi yarida kesmek
    oldugu düsüncesini tamamen beyinden atmak,
  • 3. Kaçmamak ve olabildigince konusmaya
    yüklenerek hücum etmek.

97
  • Kalabaliga karsi yapilacak konusmalarda
    dikkat edilmesi gereken kurallar
  • Kahvehâne, açik hava, miting ve benzeri
    yerlerde yapilacak konusmalarda su usûllerin
    uygulanmasinda yarar vardir
  • 1. Giris yaparken, sesinizi kontrol etmek için
    mikrofona kesinlikle üflemeyin. Konusmaya
    baslamadan önce mikrofon önünde öksürmeyin.
    Mikrofonu boyunuza göre ayarlayin. Bunu
    konusmaniza baslarken yapabilirsiniz.

98
  • 2. Baskalarini elestirirken dengeli konusmaya
    özen gösterin.
  • 3. Etkilemek ve heyecanlandirmak için zaman
    zaman daha gür ve canli bir ses tonuyla hitap
    edin. (Büküm)

99
  • 4. Normal anlatimla, konunun gelismesini
    saglayin.
  • 5. Sonuçta, konusmanizi özetleyen, ana
    temalari tekrarlayan vurgular yapin ve coskuyla
    bitirin.

100
  • Bu tür konusmalarda vücut dilini kullanmak da
    önemlidir. Ellerinizi rahatlikla
    kullanabilirsiniz.
  • Konusmaya basladiginizda, gözleriniz ve
    vücudunuz belli bir noktada olsun. Iki üç dakika
    sonra, sag ve sol yaninizda bulunan dinleyicilere
    de seslenin ve onlara dogru dönün.

101
HAZIR CEVAPLILIK
  • Hazir cevaplilik, her ortamda, her soruya
    aninda cevap verebilme, söylenecek söz
    bulamadiginizda bile ortami ölüm sessizliginden
    kurtaracak cümleleri olusturabilme yetenegidir.

102
SOKR AT VE BILEYTASI
  • Talebelerden biri Sokrata sormus
  • Herkese güzel konusma dersleri verdigin ve
    onlara hitâbet sanatini ögrettigin halde, niçin
    sen de çikip bir konusma yapmiyorsun?
  • Evlat, demis Sokrat. Bileytasi keskin degildir
    amma, en sert demiri bile keskin eder

103
SUSTURUCU TEDAVI
  • Zamane gençlerinden biri, bir toplantida
    Âkifi küçük düsürmeye çalisip
  • Siz baytardiniz, degil mi? demis.
  • Âkif, istifini bozmadan su cevabi vermis
  • Evet, bir yeriniz mi agriyordu?

104
NE ALIRSINIZ?
  • Yâhya Kemâl bir yokusu çikincaya kadar nefes
    nefese kalir. Yokusun sonundaki bakkal çiragi
    seslenir
  • Buyrun beyim ne alirsiniz?
  • Yâhya Kemâl tebessümle
  • Evlat, müsaade edersen bir nefes alacagim.

105
BEN ÇEKILIRIM
  • Ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir
    sokakta zenginliginden baska hiçbir seyi olmayan
    kibirli bir adamla karsilasir. Ikisinden biri
    kenara çekilmedikçe geçmek imkânsizdir. Magrur
    zengin, filozofa
  • Ben bir serserinin önünde kenara çekilmem.
    Bunun üzerine Diyojen kenara çekilerek, gayet
    sakin su karsiligi verir
  • Ben çekilirim.

106
HASTANIN YEMEGI
  • Lokman Hekime
  • Hastamiza ne yedirelim? diye sorduklarinda, su
    cevabi vermis
  • Aci söz yedirmeyin de, ne yese olur.

107
  • Insan kelimelerle düsünür.Düsündügü gibi
    konusur.

108
  • Bir fiçinin, çatlak mi yoksa dolumu oldugu,
    nasil çikarttigi sesten anlasilirsa, bir insanin
    da ahmak mi yoksa akillimi oldugu konustugu
    kelimelerden anlasilir
    Demosten

109
  • Kelimelerin sesi, agirligi ve görünümü vardir.
    Ancak bu hususlar göz önünde tutuldugu
    takdirde, okundugu ve isitildigi zaman zevk veren
    bir cümle kurabilirsiniz.
  • W. Somerset Maugham




110
  • Iki sey akil hafifligini gösterir söyleyecek
    yerde susmak, susacak yerde söylemek.

  • Sâdi

111
  • Kelimeler cama benzer, görmege yardim
    etmedikleri zaman görüse engel olurlar.

  • Joseph Joubert




112
  • Söz söylemeyi ögrenmek, kiliç kullanmayi
  • ögrenmekten zordur.

  • Ahmet Ibsihi

113
  • Zamani ve kelimeyi dikkatsizce kullanma, her
    ikisi de geri alinamaz.


  • Lâedrî

114
  • Bütün büyük hatipler, baslangiçta kötü
    hatiplerdir.

    Emerson

115
  • Susma dayanilmasi çok güç bir hazir cevaptir.
  • F.
    K. Chesterian

116
  • Sözün en güzeli, söylenenin dogru olarak
    söylendigi, isitenin yararlandigi sözdür.


    Aristo

117
  • Düsünce Söz Ses Iste Insan!

  • STANISLAVSKY

118
  • Bazi kelimeler vardir ki büyüdür insani
    büyüler hayran eder.
  • Hz. Muhammed (s.a.v.)

119
IYI BIR KONUSMA SESININ ÖZELLIKLERI
1- Isitilebilirlik Bir konusmacinin sesini
karsisindakilere duyurabilmesi, iyi bir
konusmanin baslangicini olusturur.
120
2- Akicilik Genelde konusmanin hiziyla
ilgilidir. Karsinizdaki kisilerin anlamakta
zorluk çekmeyecekleri bir hizda, yumusak tonda
bagirmadan, vurgu hatalari yapmadan ve
kelimeleri bir birine karistirip
yuvarlamadan konusmaliyiz.
121
  • Kekelemek, aaa, iii, eee, himm gibi sesler
    çikarmak v e gereksiz yere uzun duraksamak da
    akiciligi bozar.

122
3. Açiklik Kelimelerin belirgin bir biçimde
söylenmesine Çok dikkat etmeliyiz. Bazi sesleri
yutarak, yuvarlayarak konusursak yanlis
anlasilmalara neden olabiliriz. Sesimiz ayni
zamanda kisiligimizin de bir parçasidir.
123
4- Hosa Giderlik Isitilebilir, Akici ve
açiklik tasiyan bir ses bile zaman zaman sikici
olabilir. Kulak tirmalayan, genizden gelen ya da
madeni sesler hosa gitmez.
124
  • Vurgusuz konusmalar gibi, gereksiz ve
  • abartili vurgularin kullanildigi konusmalar da
  • hosa giderlige engeldir.

125
5- Bükümlülük Sesimizi kullanirken mutlaka tek
düzelikten kaçinmaliyiz. Esnek olmayan, tek düze
bir ses ayni zamanda sikicidir ve ilgiyi dagidir.

126
Dil aklin ayak izleridir.
Francis BACON
127
  • Hitâbette gâlip gelen, kelimeler degil
    kelimelerin nasil söylendigidir.

128
  • Kim konusabiliyorsa, insandir Çünkü,
  • konusma bilgelik, bilgelik konusmadir.

  • LUTHER

129
  • Güzel söz, en müessir bir sinir ilacidir.
  • Raif
    Necdet Kestelli

130
  • Altin akçe gibi, dogru sözün de milliyeti
    yoktur.
  • Agâh Izzet Yazgaç

131
  • Konusma ruhun aynasidir
  • insan ne oldugunu konusurken gösterir.

132
  • YANLIS DOGRU
  • kurdela kordela kurdale kordale kurdele
  • eskiya eskiya
  • gurup (Günesin batmasi, batis) grup-küme
  • atese atase
    elçi.uzm.Fr.
  • ihracaat ihracat
  • mütala
    mütalaa
  • ropörtaj röpörtaj
    röportaj
  • rapörtor raportör

133
  • herkez herkes
  • döküman doküman
  • sofor söför söfor
    soför
  • eksoz egsoz egsozst
    egzoz
  • dinazor dinozor
  • süpriz
    sürpriz
  • münübüs
    minibüs
  • kontür kontur
    kontör
  • karekter
    karakter
  • ötenazi
    ötanazi

134
  • Düzeltme () isaretinin kullanilmamasindan
  • kaynaklanan yanlislar
  • kâgit kagit
  • âsik (seven) asik (kemik)
  • kâr (kazanç) kar (yagis biçimi)
  • hâlâ (henüz) hala (babanin kizkardesi)
  • vâris (mirasçi) varis (damar hastaligi)

135
  • Arapça ve Farsçadan dilimize giren
  • birtakim sözlerde ve eklerde k, g
  • ünsüzlerinin ince okundugunu göstermek
  • için bu ünsüzlerden sonra gelen a, u
  • ünlüleri üzerine konur.
  • dükkân hikâye mahkûm
  • tezgâh ordugâh Hakkâri

136
  • Hos sözler kisa ve söylenmeleri kolay olsa da,
    yankilari gerçekten sonsuzdur.


  • Rahibe Teresa

137
  • Kelâmi, kadrini bilene söyle
  • Salgam pazarinda cevher satilmaz

  • Hasan-i Basri

138
Insanda dilince degisir kader, Ya yurda bas
olur, ya basi gider.

Kutadgu BILIG
139
Konus ki, seni görebileyim.
Hamann
140
Mü'min Sûresi'nin 36-37. âyeti ilginç bir
hâdiseye atifta bulunuyor Firavun dedi ki Ey
Hâmân! Bana yüksek bir kule yap, belki ben
göklerin sebeplerine ulasabilirim de, Musanin
Ilâhinin ne oldugunu anlarim. ... Iste böylece
Firavun'a kötü ameli süslü gösterildi de yoldan
çikarildi. Çünkü Firavun düzeni hep bosa çikar.
141
Sözünü bilen kisinin Yüzünü ag ede bir
söz. Sözünü pisirip diyenin Isini sag ede bir
söz Söz ola kese savasi Söz ola kestire basi
Söz ola agulu asi Balila yag ede bir söz
Kisi bile söz demini Demeye sözün kemini Bu
cihan cehennemini Sekiz uçmag ede bir söz
Yunus EMRE
142
Kendini bil Aristo
143
KONUSMACININ KENDINI HAZIRLAMASI IÇIN YAPMASI
GEREKEN ÇALISMALAR
  • Ise baslarken, konusmacinin dikkate almasi
    gereken ideal ölçü sudur
  • Konusma yapacagim gün bütün yazdiklarimi evde
    unutmus olsam bile, ben bu konferansi yine ayni
    sekilde verebilirim.

144
  • 1. Metni sessiz bir yerde, birkaç defa okumak.
  • 2. Çok iyi bildiginiz ve her zaman rahatlikla
    takdim edebileceginiz kisimlari atlamak.
  • 3. Diger kisimlari bir iki defa okumak.
  • 4. Konusmanizdaki konu basliklarini küçük bir
    kâgida yazmak.

145
  • 5. Elinizdeki konferans yazisini bir kenara
    birakmak.
  • 6. Elinizdeki kâgittan sirayi takip etmek
    suretiyle, metni bastan sona tekrar etmek.
  • 7. Takildiginiz yerlerde metne bakmak.

146
Kürsüde yapilmamasi gereken davranislar
  • 1. Kollariniz vücudunuza yapisik olarak kesik
    kesik hareketler yapmamak.
  • 2. El kol hareketlerinizi çok çabuklastirmamak.
  • 3. Pek çok jesti ayni anda yapmamak. Aksi durumda
    diger jestler kuvvetini ve anlamini kaybeder.
  • 4. Kontrolsüz ve anlamsiz jestler yapmamak.
  • 5. Çok sinirli davranislardan kaçinmak. Bu
    dinleyici olumsuz yönde etkileyebilir.

147
  • 6. Görünmeyen bir tulumbadan su çeker gibi
    elinizi sürekli hareket ettirmemek.
  • 7. Irade disi olarak ortaya çikan tiklerden
    vazgeçmeye çalismak. Meselâ, basinizi, kulaginizi
    ya da herhangi bir yerinizi kasimamak. Gözünüzü
    devamli kirpmamak.

148
  • 8. Odadaki esyayi dinleyiciler toplulugu kabul
    etmek.
  • 9. Tereddüt ettiginiz bir iki yer kalmissa,
    metne tekrar bakmak.

149
  • KONUSMA YANLISLARI
  • korkunç güzel
  • Çok güzel, olaganüstü güzel, fevkalâde güzel,
    nefes kesecek kadar güzel, harikulâde güzel gibi
    söyleyisler varken korkunç güzel demek dogru
    degildir.

150
  • hayret bir sey
  • Hayret kelimesi Türkçede ya ünlem olarak ya
    da hayret etmek seklinde bir birlesik sözcük
    olarak kullanilir. Bu nedenle hayret edilecek
    bir sey demek daha dogrudur.
  •  

151
  •          Görmemezlikten gelmek
  • Konusma veya yazi dilinde sik sik
    karsilasilan hatalardan biri de iki
    olumsuzluk ekinin üst üste getirildigi
    mamazliktan gelmek yapisidir.

152
  • Bedbâht
  • Nutukta geçen kelime fenalik, kötülük
    isteyen anlamlarina gelen bedhâhtir. Ancak
    zaman zaman Nutuk okunurken bahtsiz, kötü
    bahtli anlamlarina gelen bedbâht kelimesi
    kullanilmaktadir.

153
  • Bedhâh sifat, eskimis Farsça
  • Baskasinin kötülügünü isteyen, kötü
    yürekli     
  •   "Istikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek
    isteyecek dâhilî ve haricî bedhâhlarin
    olacaktir."-

154
  • Delâlet
  • Nutukta geçen kelime dogru yoldan sapma
    anlamina gelen dalâlettir. Ancak zaman zaman
    Nutuk okunurken yol gösterme, kilavuzluk
    anlamlarina gelen delâlet sözcügü
    kullanilmaktadir

155
  •    Degisik versiyon
  • Fransizcadan dilimize giren versiyon degisik
    biçim anlamindadir. Dogal olarak versiyon
    sözcügüne gerek yoktur.

156
  • Deniz sahili
  • Kiyi, yaka, yali anlamindaki sahil
    sözcügü, denize degil kara parçasina, örnegin
    adaya ait olmalidir ada sahili gibi.
  •  

157
  • Râkip
  • Bu sözcükteki /a/ ünlüsünün özellikle
    sporseverlerce yanlis telâffuz edildigi
    görülüyor. râkip sekliyle eski dilde binen,
    binici anlamina gelir. Herhangi bir iste, bir
    yarista, birini geçmeye çalisan, ayni seyi elde
    etmeye çalisan kimse anlamina gelen sözcük, kisa
    /a/ ile söylenmelidir. Rakip

158
  • Nüans farki
  • Özellikle, yabanci dillerden yapilan
    alintilar, anlamlari tam olarak bilinemedigi
    takdirde yanlis kullanilmaktadir. Fransizca
    nuance sözcügü mecazen fark, ayirti
    anlamindadir. Dogal olarak nüans farki ifadesi
    hatalidir.

159
  •   Güzergâh üzerinde
  • Geçilen, geçilecek yer, yol anlamindaki
    Farsça kökenli güzergâhtan sonra üzerinde
    sözünü getirmek yanlistir. Çünkü kelimenin köküne
    (güzer geçme, geçis) gelen -gâh yer veya
    zaman bildiren bir ektir.

160
  •  Mütehassis mütehassis
  • Husus kökünden gelen mütehassis, ihtisasi
    olan, bir isi çok iyi bilen, uzman hiss
    kökünden gelen mütehassis ise hislenen,
    duygulanan anlamindadir. Bu farka dikkat
    edilmesi gerekir.

161
  • Atiyorum
  • Son dönemlerde sikça yapilan bir yanlis.
    Türkçede atmak sözcügü argoda bilmeden,
    kestirerek söylemek anlamindadir. Burada iki
    yanlis görülüyor Ilki, argo sözcük kullanmak,
    ikincisi bilmeden konusmak. Hâlbuki kastedilen
    yalnizca örnegin demek.

162
  • Âkibetin sonu
  • âkibet, Bir is veya durumun sonu, sonuç
    demek oldugundan bu iki kelime yan yana
    kullanilmamalidir. Yani Bu âkibetin sonu ne
    olacak? demek yerine Bunun sonu ne olacak? Ya
    da âkibeti ne olacak demek gerekir.
  •  

163
  • Maruz kalmak
  •   Böyle iltifatlara maruz kalmak beni çok mutlu
    ediyor. Maruz kalmak sözü, olumsuz durumlar
    için kullanilir. Güzel bir duruma hiçbir zaman
    maruz kalinmaz. Böyle iltifatlar duymak beni çok
    mutlu ediyor.

164
  • bilakis aksine bilhassa özellikle
    cefakâr eziyet eden Halk agzinda eziyet
    gören çilekescefakes eziyet gören cefa
    çeken sikintiya katlanançözmek halletmek
    çözümlemek tahlil etmek delalet yol
    gösterme dalalet dogru yoldan sasma

165
  • esgal isler eskâl sekil, biçim, kilik
    (Hirsizin eskâli) etkin faal, aktif etken
    faktör folklor lor ince okunur Fransizca.
    halkbilimi halk oyunlari halk dansi

166
  • haseb(hasebiyle) neden (nedeniyle) hesap
    matematik, alis veris iliskisi irtica
    gericilik iltica siginma
  • istifa Ayiklanma (biyoloji) Arapça
  • istifa Kisinin bir görevden kendi istegiyle
    ayrilmasi istifham soru

167
  • kabîlinden (.-) olabilir, mümkün kabîle
    (.-.) soy, boy, sinif tür, gibi
    katl öldürme isi (katil zanlisi) katil
    öldüren kisi mahsur kusatilmis mahzur
    zarar, sakinca

168
  • muhabere(haber) haberlesme muharebe (harb)
    savas muhasebe hesaplasma musahabe
    konusma, görüsme, söylesi.
  • mürteci gerici mülteci siginmaci

169
  • mütehassis duygulanma mütehassis uzman
    mütevazi esit, birbirine paralel
    olanmütevazi alçakgönüllü nüfus  Bir
    ülkede, bir bölgede, bir evde belirli bir anda
    yasayanlarin olusturdugu toplam sayi. Kisinüfuz
    sözü geçme, sayginlik, itibar olasilik
    ihtimal olanak imkân

170
  • ögretim bilgi verme isi (2000-2001 ögretim
    yili) ögrenim bilgi alma isi(ögrenim hayati)
    râkip binici rakip birbirinden üstünlük
    yarisinda
  • kisilerden her biri. tabii
    dogal tabi bagli, bagimli

171
  • tahrifat bozma, degistirme. bir seyin
    aslini bozma.tahribat harab etme, yikma
    taktir damitma, imbikten çekmetakdir deger
    biçme tanitmak takdim etmek teamül
    alisilmis uygulama temayül egilim

172
  • tefris etmek Bir yeri gerekli esya ile
    döseme
  • tesrif etmek sereflendirmek tehdit
    gözdagi verme tahdit sinirlama tellâl
    Meydanda bir seyi bir seyi duyuran kisi tellâk
    Erkekler hamaminda müsterileri yikayan erkek
    -zede ...-den zarar görmüs kisi (kazazede
    kaza geçirmis kisi) -zade ...-nin oglu
    (pasazade pasa oglu)

173
Dil, adami beyan eder. Söz gümüsse,
sükût altindir. Bülbülün çektigi dili
belasidir. Dil susmayinca bas esen olmaz Iki
dinle, bir söyle Dogru söyleyeni dokuz köyden
kovarlar. Dilini tut, danayi güt. Agzi var
dili yok.
174
  • Bos kelimeler kullanan biri düsünmeden ses
    çikaran insan gibidir.

  • Virgil

175
Konus, kim oldugunu söyleyeyim

Sokrates
176
Tatli dili olanlarin dostlari her gün biraz daha
artar. Hz. Ali
177
Kelime hazineniz ne kadar zengin ise zekânizi o
nispette kullanirsiniz. Yahya KEMAL
178
KONUSMA HIZI
Olagan konusma hizi, dakikada 125 175 Kelime
arasinda degisir. Bu metine bagli yada irticalen
yapilan konusmalarda degisiklik gösterir.
179
  • Kendini anlatmak isteyenler hitâp ettikleri
  • insanlarin diliyle konusmalidir.
  • Hz. Isa (a.s)

180
  • Dil düsüncenin giyindirilmesidir.
  • Samuel Johnson

181
YANLIS
DOGRU ehemmiyete haiz ehemmiyeti
haiz Birfiil
bilfiil Beynamaz
bînamaz
182
TAMLAMA YANLISLARI Sükûtu hayal
Sukutu hayal (hayal kirikligi) Arz u hal
Arzihaldilekçe Can-i yürekten
Can u yürekten Resmî geçit
Resmigeçit (resm-i geçit) Geçit töreni
183
ÇOKLUK EKI YANLISLARI
Evrâk-lar evrâk
(belgeler) Evlât-lar
evlât (çocuklar) Mürettebât-lar
mürettebât (gemi çalisanlari) Mahlûkat-lar
mahlûkât (yaratilmis
olanlar) Hayvanat-lar
hayvanât (hayvanlar) Tadilat-lar
tadilât (degisiklikler-yenilemeler Istihba
rat-lar istihbarât (alinan
haberler)
184
Örnekler
DOGRU YANLIS
Hukuk-un Hukugun
Hukuk-a
Hukuga Evrâk-i
Evragi
Ahlâk-i Ahlagi
Tesvik-i
Tesvigi Tahrik-e
Tahrige
Ittifak-a Ittifaga
Müttefik-imiz
Müttefigimiz
185
  • Bir fiçinin çatlak olup olmadigi, nasil
  • çikardigi sesten anlasilirsa, insanlarin da
  • akilli mi yoksa, ahmak mi olduklari
  • agizlarindan çikan kelimelerle anlasilir
  • Demosten

186
  • Örnek
  • Katil ( .) Öldüren kimse.
  • Katil (. .) Öldürme.
  • Nâkil ( .) Anlatan, iletken.
  • Nakil (. .) Tasima.
  • Nâzim ( .) Düzenleyici.
  • Nazim (. .) Vezinli söz.
  • Vâris ( .) Mirasçi.
  • Varis (. .) Damar hastaligi.

187
  • Vâsi ( .) Genis.
  • Vasî (. ) Bir yetimin veya akli ermeyenin
    malini yöneten.
  • Âdem (. ) Ilk peygamber.
  • Adem (. .) Yokluk.
  • Âdet ( .) Toplumsal aliskanlik.
  • Adet (. .) Sayi.
  • Dâhi ( ) Üstün zekâsi olan kimse.
  • Dahi (. .) Bile.
  • Âsik ( .) Güçlü sevgi duyan.
  • Asik (. .) Küçük kemik vb.

188
  • Dinlenir, akilda kalir kisa söz,
  • Binlerce dügümü bir tek sözle çöz.
  • Kutadgu Bilig

189
  • Bir güzel söz söyleme sanati varsa, bir de
  • güzel dinleme ve anlama sanati vardir.
  • Epiktetos

190
  • Sonuç olarak diyebiliriz ki
  • "Dil sevgidir, dil sevgilidir. Sevgi ve
    sevgiliye gösterdigimiz özeni dile de gösterelim
    çünkü dil sevgililerin en sadik olanidir."

191
(No Transcript)
192
Sirri ER
Write a Comment
User Comments (0)
About PowerShow.com