l6 ys9

1
Level 6
2
to go to the movies
sinemaya gitmek
3
Dün sinemaya gittim.
4
I went to the movies yesterday.
Dün sinemaya gittim.
5
to buy ? bought
satin almak ? satin almisti()
6
ticket
bilet
7
Arkadasim biletleri satin almisti.
8
My friend had bought the tickets.
Arkadasim biletleri satin almisti.
9
Sinemaya gittigimde arkadasim biletleri satin
almisti.
10
When I went to the movies, my friend had bought
the tickets.
Sinemaya gittigimde arkadasim biletleri satin
almisti.
11
although
ragmen
12
to see ? seen
görmek ? görmüs()
13
before
(daha) önce
14
Arkadasim filmi daha önce görmüs olmasina ragmen,
(o(bay)) benimle geldi.
15
Although my friend had seen the movie before,
he came with me.
Arkadasim filmi daha önce görmüs olmasina ragmen,
(o(bay)) benimle geldi.
16
popcorn
patlamis misir
17
Sinemaya gittigimde, arkadasim biraz patlamis
misir da almisti.
18
When I went to the movies, my friend had also
bought some popcorn.
Sinemaya gittigimde, arkadasim biraz patlamis
misir da almisti.
19
unfortunately
ne yazik ki
20
to eat ? eaten
(yemek) yemek ? yemisti()
21
full
tok
22
Ne yazik ki, evde büyük bir sandviç yemistim.
Toktum.
23
Unfortunately, I had eaten a big sandwich at
home. I was full.
Ne yazik ki, evde büyük bir sandviç yemistim.
Toktum.
24
to look
görünmek
25
sad
üzgün
26
to spill
(kazara) dökmek
27
David üzgün görünüyordu çünkü yeni gömlegine
kahve dökmüstü.
28
David looked sad because he had spilled coffee on
his new shirt.
David üzgün görünüyordu çünkü yeni gömlegine
kahve dökmüstü.
29
to cook
(yemek) pisirmek
30
Eve geldigimde annem aksam yemegini pisirmisti.
31
My mother had cooked dinner when I came home.
Eve geldigimde annem aksam yemegini pisirmisti.
32
to leave ? left
(bir yerden) çikmak, ayrilmak ?
çikti(), ayrildi()
33
Erkek kardesim ben eve gelmeden önce çikti.
34
My brother left before I came home.
Erkek kardesim ben eve gelmeden önce çikti.
35
to leave ? left
(bir yerden) çikmak, ayrilmak ?
çikmisti(), ayrilmisti()
36
Erkek kardesim eve geldigimde çikmisti.
37
My brother had left when I came home.
Erkek kardesim eve geldigimde çikmisti.
38
bus stop
durak (otobüs duragi)
39
to get ? got
varmak ? vardi()
40
Susan oraya varmadan önce otobüs duraktan
ayrildi.
41
The bus left the bus stop before Susan got there.
Susan oraya varmadan önce otobüs duraktan
ayrildi.
42
Susan oraya vardiginda otobüs duraktan ayrilmisti.
43
The bus had left the bus stop when Susan got
there.
Susan oraya vardiginda otobüs duraktan ayrilmisti.